İHD: Bölge kentlerinde 9 ayda 40 bin 573 hak ihlali meydana geldi

19.10.2016

DİYARBAKIR - İHD Diyarbakır Şubesi, 2016 yılının ilk 9 ayında bölge kentlerinde meydana gelen insan hakları ihlallerine ilişkin hazırladığı raporu kamuoyuna açıkladı. Sivil yargısız infazlar, işkence ve kötü muamele, düşünce ve ifade özgürlüğü, basın özgürlüğü, konut dokunulmazlığı, kadına ve çocuklara yönelik şiddet, ekonomik ve sosyal haklardaki kayıplar gibi çok sayıda kategorik konularda ihlallerin açığa çıktığı belirtilen raporda yer alan verilere göre, 40 bin 573 hak ihlali yaşandığı duyuruldu. Toplantıda konuşan İHD Genel Başkan Yardımcısı ve Diyarbakır Şube Başkanı Raci Bilici, 24 Temmuz 2015’te başlayan çatışmalı ortamın şiddetli bir şekilde devam ettiğini ve bugüne kadar 2 bini aşkın insanın yaşamını yitirdiğini belirtti. 

 
İnsan Hakları Derneği (İHD) Diyarbakır Şubesi, 2016 yılının ilk 9 ayında bölge kentlerinde meydana gelen insan hakları ihlallerine ilişkin hazırladığı raporu, dernek binasında düzenlediği bir basın toplantısı ile kamuoyuna duyurdu. Toplantıya İHD Genel Başkan Yardımcısı ve Diyarbakır Şube Başkanı Raci Bilici, İHD Bölge Temsilcisi Abdusselam İnceören ile İHD Diyarbakır Şube Yöneticileri Avukat Abdullah Zeytun, Avukat Hasan Yalçın, Avukat Hediye Saltan ve Hasan Pekdoğan katıldı.
 
Rapora dair hazırlanan basın metnini okuyan Bilici, 24 Temmuz 2015’ten bu yana ortaya çıkan bilançonun toplumsal yaşamı derinden etkilediğini ve savaş ile birlikte ülkede anti-demokratik uygulamaların artış gösterdiğini söyledi. İnsan yaşamına ve toplumsal yapının insancıl dokusuna zarar veren eylem ve icraatları kabul etmediklerini belirten Bilici, sorunların çözümünün diyalog kurarak sağlanabileceğine dikkat çekti. Çatışma ortamının sürdürülmesinin ülkenin geleceğine ve toplumun demokratikleşmesi önündeki engellerin kaldırılmasına hiçbir katkı sunmayacağını vurgulayan Bilici, “Kürt sorununun çözümünde, on yıllarca denenen şiddete dayalı, tekçi hükümet politikalarıyla yol alınmayacağı somut bir gerçekliktir. Bu nedenle çatışmalı taraflar acil olarak, müzakere koşullarının sağlanması amacıyla çatışmasızlığa geri dönmelidir” dedi. 
 
‘Öcalan üzerindeki ağırlaştırılmış tecrit sona erdirilmelidir’
 
Devlet ve siyasal iktidarın, çatışmaların derinleşmesini sağlayan sıkıyönetim uygulamalarına ve askeri operasyonlara biran önce son vermesi ve müzakerelerin yeniden başlatılması gerektiğini söyleyen Bilici, “Aynı şekilde PKK de silahlı muhalefetini bir an önce askıya almalı ve siyasi diyalog kanallarını ivedi olarak açmalıdır. Ayrıca, PKK Lideri Sayın Abdullah Öcalan üzerinde geliştirilen ağırlaştırılmış tecrit uygulamaları bir an önce sona erdirilmelidir. Sayın Öcalan’ın, toplumsal barışın yeniden zemin bulmasına katkı sunacak çabalarından yararlanılmalı ve çalışabileceği koşullar oluşturulmalıdır” dedi. 
 
Bilici, OHAL uygulamaları ile hükümet politikalarına eleştirel yaklaşan veya barış savunuculuğu yapan toplumsal muhalif kesimlerin hedef haline geldiğine işaret ederek, OHAL ile birlikte basına yönelik baskı ve sansürle toplumun haber alma hakkının elinden alındığını kaydetti. 
 
Cezaevinde ihlaller arttı, 300’ü ağır 756 hasta mahpus kaderine terk edildi
 
OHAL ile birlikte gözaltında veya gözaltı yerleri dışında, işkence ve kötü muamele vakalarında artış meydana geldiğine dikkat çeken Bilici, Anayasa’da ve uluslararası sözleşmelere göre işkencenin mutlak olarak yasak olduğunu hatırlattı. Cezaevlerinin işkence merkezi haline geldiğini ifade eden Bilici, tutsakların sağlık ve iletişim hakları ihlal edildiğini, İHD verilerine göre 300’ü ağır olmak üzere 756 hasta mahpusun cezaevlerinde adeta kaderine terk edildiğini ifade etti. 
 
Bilici’nin ardından İnceören, raporda yer alan hak ihlalleri bilançosunu açıkladı. Paylaşılan bazı veriler şu şekilde: 
 
*Keyfi öldürme, silah kullanma yetkisinin ihlali, dur ihtarına uymama gerekçesiyle gerçekleşen yargısız infaz olaylarında, 298 kişi güvenlik güçleri tarafından öldürüldü, 128 kişi ise yaralandı.
 
*Silahlı çatışmalarda, 406 güvenlik görevlisi yaşamını yitirdi, 1032 güvenlik görevlisi yaralandı. 605 örgüt militanı yaşamını yitirdi, 13 örgüt militanı yaralandı. Çatışmaların ortasında kalan 29 sivil yurttaş yaşamını yitirdi, 32 sivil yurttaş yaralandı. 17 kişi ise örgüt mensupları tarafından alıkonuldu.
 
*Yasadışı örgüt eylemleri sonucu 102 yurttaş yaşamını yitirdi, 635 sivil yurttaş yaralandı. 
 
*Sınır hatlarında askeri birimler tarafından açılan ateş sonucu, 36 kişi yaşamını yitirdi, 39 kişi ise yaralandı. 
 
* Mayın ve sahipsiz bomba patlamaları sonucu 2 kadın ve 7 çocuk yaşamını yitirdi, 22’si çocuk 28 kişi yaralandı.
 
* Kuşkulu ölümlerde 6’sı kadın, 1’i çocuk toplam 23 kişi yaşamını yitirdi. 8 kişi ise kuşkulu bir şekilde intihar etti. 
 
* Kadınların yaşam hakkına yönelik ihlallerde 8 kadın intihara sürüklenirken, 28 kadın aile içi şiddet ve toplumsal alanda erkek şiddeti sonucu katledilirken, 9 kadın ise yaralandı. 3 kadın cinsel istismara maruz kaldı. 
 
* Çocuklara yönelik yaşanan hak ihlallerde 9 çocuk intihar ederken, aile içi şiddet ve toplamsal alanda yaşanan şiddet olaylarında 8 çocuk yaşamını yitirdi, 2 çocuk yaralandı ve 71 çocuk cinsel istismara maruz kaldı. 
 
* İşkence yasağına rağmen gerçekleşen ihlallerde ise; 191 kişi gözaltında, 124 kişi gözaltı yerleri dışında, 155 kişi cezaevlerinde işkence ve kötü muameleye maruz kalırken, 8 kişi Ajanlık dayatmasına maruz kalırken ve 27 kişi ise tehdit edildi. 72 müdahalenin gerçekleştiği toplumsal gösterilerde de, 46 kişi yaralandı. 
 
* Kişi özgürlüğü ve güvenliğine yönelik gözaltına alınan 5213 kişi ve tutuklu 1334 kişi hak ihlaline uğradı. 
 
* 135’i çocuk 5 bin 213 kişi gözaltına alınırken, 40’ı çocuk bin 334 kişi ise tutuklandı. 2 bin 591 ev güvenlik güçleri tarafından basıldı. 
 
*Basın özgürlüğün yönelik gerçekleşen ihlallerde ise, 23 televizyon ve radyo kapatıldı. 32 internet sitesi erişime engellendi. 4 gazete ve yayın organı baskına uğradı. 94 yayın yasaklanarak toplatıldı. 3 etkinlik ise yasaklandı. Yine düşünce ve ifade özgürlüğüne karşı gerçekleşen ihlallerde, 565 kişi hakkında soruşturma açıldı, 48 kişi hakkında dava açıldı ve 103 kişi cezalandırıldı. Örgütlenme özgürlüğü kapsamında da, 35 siyasi parti, 8 dernek, 4 eğitim ve kültür kurumu ve 17 diğer sivil toplum kuruluşu baskın ve saldırıya uğradı. 17 dernek ve 2 eğitim ve kültür kurumu ise kapatıldı. 34 toplantı ve gösteri ise yasaklandı. 
 
*Yılın ilk 9 ayında cezaevlerinde; 788 mahpus gerekçesiz bir şekilde sürgün edildi.  48 sağlık ihlali gerçekleşti. 31 mahpus tecrit edilirken, 55 mahpusa da disiplin cezası verildi. 46 mahpus haberleşme hakkında mahrum bırakılırken, 6 mahpus hakkında soruşturma başlatıldı. 
 
* Yılın ilk 9 ayında, 907 kişi çeşitli gerekçeler ile işten çıkarıldı. 13 bin 55 kişi kamu emekçisi hakkında idari soruşturma açılırken, 10 bin 448 kişi görevden uzaklaştırıldı veya ihraç edildi. 
 
*Raporda yer alan verilere göre, toplamda 40 bin 573 hak ihlali yaşandı.