Kayıp yakınları gözaltında kaybedilen Mehmet Özdemir'in akıbetini sordu

31.12.2016

DİYARBAKIR- İHD ve Kayıp yakınların “Kayıplar Bulunsun Failler Yargılansın” sloganı ile her hafta düzenlediği oturma eylemlerinin 412’ncisi gerçekleştirildi. Eylemde, 1997 yılında Diyarbakır ilinde silahlı sivil polisler tarafından gözaltına alındıktan sonra kendisinden bir daha haber alınamayan Mehmet Özdemir’in akıbeti soruldu.

 
İnsan Hakları Derneği (İHD) Diyarbakır Şubesi ve Kayıp yakınların “Kayıplar Bulunsun Failler Yargılansın” sloganı ile her hafta düzenlediği oturma eylemlerinin 412’ncisi gerçekleştirildi. Diyarbakır Valiliği tarafından açık alandaki tüm eylem ve etkinliklerin ikinci bir emre kadar yasaklandığına dair kararının devam ediyor olması nedeniyle eylem, haftalardır olduğu gibi bu hafta yine İHD Diyarbakır Şube binasında gerçekleştirildi. Kayıp fotoğraflarının taşındığı eyleme İHD Diyarbakır Şubesi yönetici ve üyeleri, Barış Anneleri Meclisi üyeleri, kayıp yakınları ve insan hakları aktivistleri katıldı. Eylemde, 1997 yılında Diyarbakır ilinde silahlı sivil polisler tarafından gözaltına alındıktan sonra kendisinden bir daha haber alınamayan Mehmet Özdemir’in akıbeti soruldu
 
‘Devlet kayıp gerçeğiyle yüzleşmiyor’
 
Oturma eylemi öncesi konuşan İHD Genel Başkan Yardımcısı ve Diyarbakır Şube Başkanı Raci Bilici, adalet talebiyle 412 haftadır sürdürdükleri oturma eylemlerine karşın bu güne kadar devletin, acı ve ızdırap verici kayıplar gerçeğiyle yüzleşmediğini ifade etti.
 
60 günün ardından kayıp olduğu ifade edilen Müjgan Ekin’inin bulunduğunu ifade eden Bilici, “Müjgan Ekin bulundu. Bir insanın yaşamının elinden alınmaması bizim için sevinç kaynağıdır. Bu sevinçle ve sinerji ile de bu mücadeleyi sürdürmeye devam edeceğiz. Fakat, şunun beklentisi içerisindeyiz. Müjgan Ekin’i kimler götürdü, kimler işkence etti. Bunların açığa çıkması gerekir. Çünkü Müjgan Ekin bu devletin vatandaşıdır ve can güvenliğinden devlet sorumludur.” diye konuştu.
 
2016 yılının şiddetli çatışmalar ve özgürlüklerin baskı altında olduğu bir yıl olduğunu ifade eden Bilici, 2017 yılında çatışmanın, şiddetin, OHAL’in olmadığı ve hiçbir eve ateş düşmediği bir yıl olması dileklerinde bulundu.  
 
Emniyet: Gözaltına alınmadı
 
Bilici’nin ardından İHD Diyarbakır Şubesi yöneticisi Hasan Pekdoğan, 1997 yılında Diyarbakır ilinde silahlı sivil polisler tarafından gözaltına alındıktan sonra kendisinden bir daha haber alınamayan Mehmet Özdemir’in hikayesini anlattı. Pekdoğan şunları belirtti: “Mehmet Özdemir artık köyüne gidemediği için Diyarbakır’da hayvan ticareti yaparak geçimini sağlamaya başladı. Mehmet Özdemir, zorla kaybedilmeden önce birkaç defa gözaltına alındı. Bu gözaltılar sırasında ağır işkenceler gördü. 05.08.1997 günü de evi basılarak gözaltına alındı. Dört gün gözaltında tutulduktan sonra serbest bırakıldı. Yasadışı bir örgüte yardım ve yataklık ettiği gerekçesiyle hakkında cezai bir takibat başlatılmıştı. Bu takibat, 23.01.1998 tarihinde beraat etmesiyle son buldu. 26.12.1997 günü sabahı hayvan pazarına gideceğini söyleyerek evinden çıktı. Buradan bir arkadaşının evini ziyaret ettikten sonra hayvan pazarının yakınındaki bir kahveye gitti. Kahvede arkadaşlarıyla otururken sivil kıyafetli, ellerinde telsiz bulunan silahlı iki kişi geldi ve Mehmet Özdemir’e kendileriyle birlikte gelmesini söyledi, dışarıya, beyaz bir taksiye doğru götürüldü. Mehmet Özdemir, arabanın içinde üçüncü bir kişinin de oturduğunu da görünce arabaya binmemek için uğraştı, kendisini yere attı, onu tutan kişilerden kurtulmaya çalıştı. Ancak bu kişiler tarafından zorla, şiddet uygulanarak arabaya bindirildi ve oradan götürüldü. Olaya orada bulunan birçok kişi tanık oldu.  Olayın tanıklarından biri okuma yazması olmadığı için arabanın plakasını alamadığını söyledi.Mehmet Özdemir’in eşi Enzile Özdemir, 29.12.1997 günü önce İnsan Hakları Derneğine başvurdu ve eşinin zorla gözaltına alındığını, hakkında bilgi edinemediğini belirterek hukuki yardım talebinde bulundu.” 
 
Ailesinin tüm girişimlerine rağmen iç hukuk yollarının tükendiğini ve kayıp dosyasının 1999 yılında AİHM'e taşındığını belirten Pekdoğan, AİHM’in, 2008 tarihinde esas ve usul yönünden ihlal kararı verdiğini kaydetti.
 
Pekdoğan’ın ardından kayıp Mehmet Özdemir’in oğlu Celal Özdemir, babasının kaybediliş hikayesi ve duygularını paylaştı.
 
Yapılan konuşmaların ardından, tüm zorla kaybedilenler ve faili meçhul cinayete kurban gidenlerin anısına beş dakikalık oturma eylemi gerçekleştirildi.