Avukat Fırat Epözdemir Serbest Bırakılmalı

BASINA VE KAMUOYUNA

İstanbul Barosu Yönetim Kurulu Üyesi Av. Fırat Epözdemir, 23 Ocak 2025 tarihinde Strasbourg’da katıldığı Avrupa Konseyi Savunmanlar toplantısı dönüşünde İstanbul Havalimanı’nda gözaltına alınmış ve ardından tutuklanmıştır. Meslektaşımıza yöneltilen “silahlı terör örgütüne üye olmak” suçlaması, hukuk devletinin temel ilkeleriyle bağdaşmayan, savunma hakkını doğrudan hedef alan ve avukatlık mesleğini itibarsızlaştırmaya yönelik bir nitelik taşımaktadır.

Bilinmelidir ki bu tarz uygulamalarla Savunma makamı hedef alınmaktadır. Av. Fırat Epözdemir’in İstanbul Barosu Yönetim Kurulu Üyesi olması ve uluslararası düzeyde meslek onurunu savunma çabası içinde bulunması, bu sürecin yalnızca bir bireye değil, aynı zamanda İstanbul Barosu’na ve savunma makamına yönelik sistematik bir itibarsızlaştırma girişimi olduğunu açıkça göstermektedir. Meslektaşımız, katıldığı uluslararası bir toplantıda ifade ettiği görüşler ve mesleki faaliyetleri gerekçe gösterilerek suçlanmış, adil yargılanma hakkını zedeleyen bir yargılama pratiği ile tutuklanmıştır. Bu tür girişimler, yargının bağımsızlığını zedeleyen, savunmayı susturmaya ve baroları baskı altına almaya yönelik sistematik bir çabanın parçasıdır.

Tutuklama gerekçesi hukuk dışıdır. Meslektaşımıza yöneltilen “silahlı terör örgütüne üye olma” suçlaması, hukuka aykırı bir şekilde, mesleki faaliyetlerinin ve meslek onurunu savunmaya yönelik çalışmalarının kriminalize edilmesi üzerinden şekillendirilmiştir. Savunmanın bağımsızlığını ve tarafsızlığını tehdit eden bu durum, aynı zamanda yargının baskı aracı haline getirildiğinin bir başka göstergesidir.

•Meslektaşımızın, uluslararası insan hakları toplantılarına katılarak ifade ettiği görüşlerin ve savunma hakkını güçlendirmeye yönelik eleştirilerinin, suç isnadı için kullanıldığı,

•Baro çalışmaları kapsamında yaptığı hukuki yardımların ve hak savunuculuğunun örgütsel faaliyet olarak nitelendirildiği,

•Somut deliller yerine mesnetsiz ve soyut iddialara dayalı bir suçlama inşa edildiği görülmektedir.

Yargı hak savunucularına karşı bir baskı aracına dönüştürülmüştür. Son yıllarda, hukuk devletinin temel ilkeleri aşındırılmış, yargı siyasi iktidarın baskı aracı haline getirilmiştir. Meslektaşımızın tutuklanması, bu sürecin bir parçası olarak savunma makamını susturma çabalarının yeni bir örneği olarak karşımızdadır. Yargının bağımsızlığını yitirdiği, temel hak ve özgürlüklerin ihlal edildiği bir düzende, savunma makamına yönelik bu tür saldırılar, adalet sistemini çöküşe sürüklemektedir.

Bu hukuksuz süreçte yaşananlar, yalnızca Av. Fırat Epözdemir’in değil, tüm savunma makamının hedef alındığını göstermektedir. Bizler hak savunucuları olarak, şu hususları kamuoyunun dikkatine sunuyoruz:

•Anayasa’nın 36. Maddesi, herkesin adil yargılanma hakkını ve savunma hakkını güvence altına alırken, meslektaşımıza yönelik bu uygulama anayasal hakları ihlal edilmiştir.

•Avukatlık Kanunu’nun 58. ve 59. Maddeleri, avukatların mesleki faaliyetleri kapsamında işledikleri iddia edilen suçlar nedeniyle özgürlüklerinin kısıtlanamayacağını düzenlerken, meslektaşımızın ifadeye çağrılma usulü atlanmış, doğrudan gözaltı ve tutuklama yoluna gidilmiştir.

•Meslektaşımızın suçlama gerekçelerine bakıldığında Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin (AİHS) 5. ve 6. Maddeleri, özgürlük ve güvenlik hakkı ile adil yargılanma hakları ihlal edilmiştir.

•Avrupa Konseyi’nin Avukatların Rolüne Dair Temel İlkeleri, avukatların bağımsızlığını ve mesleki faaliyetlerini koruma yükümlülüğü bizzat koruma yükümlülüğü altında olanlar tarafından ihlal edilmiştir.

Hukukun üstünlüğü, yargının tarafsızlığı ve savunma hakkı gibi evrensel değerlerin korunması gerektiğini bir kez daha hatırlatıyoruz. Avukatların mesleki faaliyetlerini, baskı ve tehditten uzak bir ortamda yürütülmesinin teminat altına alınmadığı bir bir ülkede demokratik toplum düzeninden söz edilemez.

Hak savunucuları olarak hukuka aykırı ve siyasi müdahalelerin karşısında sessiz kalmamız beklenemez. Av. Fırat Epözdemir’in tutuklanmasını şiddetle kınıyoruz. Meslektaşımız yalnız değildir. Savunma makamını hedef alan bu uygulamalara karşı duracağımızı ve mücadelemizi sürdüreceğimizi bir kez daha vurguluyoruz.

• Yetkilileri, hukukun üstünlüğüne ve evrensel insan hakları ilkelerine uygun davranmaya, savunma hakkına yapılan müdahalelere son vermeye davet ediyoruz.

• Av. Fırat Epözdemir’in derhal serbest bırakılmasını ve hukuka aykırı bu işlemi ​gerçekleştiren yetkililer hakkında gerekli soruşturmanın başlatılmasını talep ​ediyoruz.

• Savunmayı susturma çabalarına karşı tüm baroları, avukatları ve duyarlı tüm kesimleri mücadele etmeye davet ediyoruz.

Unutulmamalıdır ki, savunmanın susturulduğu bir ülkede, adaletin sesi de kısılır. Tüm avukatlar, hukuk devletine, adalete ve savunmaya yapılan bu saldırılara karşı direnecek, hak ve özgürlüklerin teminatı olmaya devam edecektir.

DİYARBAKIR BAROSUS

ÖZGÜRLÜK İÇİN HUKUKÇULAR DERNEĞİ AMED ŞUBESİ

İNSAN HAKLARI DERNEĞİ DİYARBAKIR ŞUBESİ