
İnsan Hakları Derneği (İHD) Diyarbakır Şubesi ve kayıp yakınları, “Kayıplar bulunsun failler yargılansın” eyleminin 853. haftasını, Koşuyolu Parkı Yaşam Hakkı Anıtı önünde gerçekleştirdi. Eyleme kayıp yakınları, sivil toplum örgütü temsilcileri, hak savunucuları ve çok sayıda kişi eyleme katıldı. Eylemde, faili meçhul ve gözaltında zorla kaybedilenlerin fotoğrafları taşındı. Her hafta olduğu gibi birçok sivil ve çevik kuvvete bağlı kolluk görevlisi alandaki yerini aldı. Bu hafta, 10 Haziran 1992’de Silvan’da evinin önünde uğradığı silahlı saldırıyla yaşamını yitiren Dr. Mehmet Emin Ayhan ile 21 Haziran 1993’te Diyarbakır Bağlar ’da maskeli kişilerce katledilen sağlık emekçisi Hamit Pamuk’un failleri soruldu.
İHD Diyarbakır Şubesi Sekreteri Ömer Saman, eylemde yaptığı konuşmada şunları söyledi: “Coğrafyamızın birçok yerinde, ne yazık ki, savaş gerginlikleriyle güne uyanıyoruz. Gazze’de yaşanan insanlık dramının ardından İsrail ve İran arasında başlayan savaş gerilimi hepimizde ciddi bir kaygı yaratmakta. Bu süreçler, barışın ne kadar hayati ve vazgeçilmez olduğunu daha derinden hissetmemize neden oluyor.
Bu nedenle, ülkeyi yöneten tüm kesimlere çağrımızdır: Başlatılan demokratik sürecin ve barış sürecinin onarıcı adaletle sonuçlanmasını, bunun da tüm Ortadoğu’ya örnek teşkil etmesini istiyoruz.
Biz, İnsan Hakları Derneği olarak ve sivil toplum örgütleri olarak bu konuda üzerimize düşen sorumluluğu defalarca dile getirdik. Bugün bir kez daha vurgulamak istiyoruz: Yarını beklemeden, barışı sağlayacak her türlü girişimi ve her türlü adımı destekliyoruz.
Bugün burada, 90’lı yıllarda faili meçhule kurban giden Doktor Mehmet Emin Ayhan ve sağlık emekçisi Hamit Pamuk’un hikâyesini sizlerle paylaşacağız.”
Söz alan Diyarbakır Tabip Odası Başkanı Veysi Ülgen, 90’lı yıllarda faili meçhul cinayetlere kurban giden sağlık emekçilerini andı. “Mehmet Emin Ayhan, Silvan’da görev yapan tek uzman hekimdi ve bu nedenle aynı zamanda başhekimlik görevini de yürütüyordu. O dönemde herkese eşit, ücretsiz sağlık hakkı ve anadilde sağlık hizmeti sunma çabalarını en zor koşullarda sürdürüyordu. Tüm tehditlere rağmen Silvan’ı terk etmedi. 10 Haziran günü, işe giderken, eşinin gözleri önünde katledildi.
Mehmet Emin Ayhan, iyi hekimlik değerlerini savunan, mesleğini layıkıyla yapan, demokrat ve yurtsever bir hekimdi. O dönem Silvan’da onlarca insan katlediliyordu. Mehmet Emin Ayhan da bu karanlık dönemin kurbanlarından biri oldu. Bizler, bu cinayetin hesabının sorulması için mücadelemizi bugüne kadar sürdürdük ve sürdürmeye devam edeceğiz.
Mehmet Emin Ayhan, o dönem Diyarbakır, Siirt ve Mardin Tabip Odası üyesiydi. Bu nedenle bu cinayetin aydınlatılması bizim için ayrı bir önem taşımaktadır.
Yine Hamit Pamuk da bir sağlık emekçisiydi. 1990’lı yıllarda, fiilen var olan ama resmi olarak tanınmayan sendikal hareketin öncülerindendi. Memurların sendika kurmasının yasak olduğu bir dönemde, sendikaların kuruluşunda ve faaliyetlerinde aktif rol aldı. Dicle Üniversitesi'nde çalışıyordu. Tüm tehdit ve baskılara rağmen sendikal mücadelesini sürdürüyordu. O da tıpkı Mehmet Emin Ayhan gibi, eve giderken faili belli kurşunların hedefi oldu.
Biz, Diyarbakır Tabip Odası olarak; barışın sağlanması için bu cinayetlerle yüzleşilmesi, faillerin açığa çıkarılması ve katledilen insanların ailelerinden açıkça özür dilenmesi gerektiğini düşünüyoruz. Adil bir yargılama ve gerçek bir yüzleşme olmadan toplumsal barışın da mümkün olamayacağını bir kez daha ifade ediyoruz.”
SES Diyarbakır Şube Eş Başkanı Mehmet Nur Ulus ise konuşmasında şunları söyledi: “Geçen hafta, Mehmet Emin ve Şehmus arkadaşlarımızın mezarlarını ziyaret ettik. O anmada gördüğüm en çarpıcı şey, ailelerin acısının hâlâ çok taze olması ve yaşananların unutulmamış olmasıydı. Aradan yıllar geçmesine rağmen, yakınlarının başına gelen trajediyi hâlâ kabul etmiyorlar ve biz de kesinlikle kabul etmiyoruz.
Bu yaşananlar bizim için asla kabul edilebilir değil; tam tersine derin bir utançtır. Suçsuz ve yargısız bir şekilde infaz edilmelerini hiçbir şekilde kabullenmiyoruz.
Bu acı gerçeklik karşısında, mücadeleleri uğruna yaşamını yitiren arkadaşlarımızı bir kez daha saygı ve rahmetle anıyoruz. Aynı zamanda, kalıcı ve onurlu bir barışın tesis edilmesi için mücadelemizi ve çabamızı kararlılıkla büyütmeye devam edeceğiz.”
Ardından, İHD Diyarbakır Şubesi Kayıp Komisyonu Üyesi Avukat Berfin Elçi, mehmet emin ayhan ve hamit pamuk’un hikayesini okudu. “1954 Nusaybin doğumlu Mehmet Emin Ayhan, Silvan Devlet Hastanesi’nde tek uzman doktor olarak görev yapmaktaydı. Halkla kurduğu güçlü diyalog ve yardımsever kişiliği sayesinde, bölge halkı tarafından sevilen ve saygı duyulan bir isim hâline gelmişti. Bu durum, o dönemde Silvan’da yeni yapılanmakta olan Hizbullah örgütünün dikkatini çekti ve Mehmet Emin Ayhan’ı hedef hâline getirdi.
10 Haziran 1992 tarihinde, bayram akşamı eşiyle birlikte arkadaş ziyaretinden evlerine dönerken, evinin önünde silahlı saldırıya uğrayarak hayatını kaybetti. Ailesinin tüm hukuki girişimlerine rağmen, olayın üzerinden geçen uzun yıllara karşın cinayet hâlen faili meçhul olarak kalmıştır.
Faili Meçhul : Hamit Pamuk
Olay Yeri : Diyarbakır - Bağlar İlçesi
Olay Tarihi : 21 Haziran 1993
1961 Kulp doğumlu Hamit Pamuk, 1985 yılında Dicle Üniversitesi Hastanesi’nde röntgen teknisyeni olarak göreve yapmaktaydı. Aynı zamanda sendikal örgütlenme faaliyetlerinde aktif bir rol üstleniyordu. Halkla kurduğu samimi ilişkiler ve duyarlı tavırları sayesinde çevresinde sevilen, saygı duyulan bir kişilik olarak tanınıyordu. Ancak bu ilişkiler ve çalışmaları bazı çevreleri rahatsız etmiş ve bu nedenle sık sık tehdit almaya başlamıştı.
1 Mayıs 1993 tarihinde, Dicle Üniversitesi Hastanesi önünde sağlık emekçilerinin 1 Mayıs kutlamaları sırasında bildiri okurken polis müdahalesiyle karşı karşıya kaldı; elindeki bildiriler toplandı ve kendisi açık bir şekilde tehdit edildi.
21 Haziran 1993 günü saat 20.00 sularında, Diyarbakır’ın Bağlar semti Emek Caddesi’nde üç silahlı ve yüzleri maskeli güvenlik görevlisinin saldırısı sonucu Hamit Pamuk ve çocukluk arkadaşı, esnaf İkram Han hayatını kaybetti. Olayda, öğretmen olan arkadaşları İmam Taşçı ise ağır yaralandı. Ailelerin tüm hukuki girişimlerine rağmen, Hamit Pamuk ve aynı saldırıda yaşamını yitiren İkram Han'ın dosyaları bugüne kadar faili meçhul olarak kaldı.”
Şimdi de M EMİN AYHAN, HAMİT PAMUK ve diğer tüm kayıp ve faili meçhul siyasi cinayetlere kurban gidenler için 1 dakikalık oturma eylemine geçiyoruz.
İHD DİYARBAKIR ŞUBESİ