İnsan Hakları Derneği (İHD) Diyarbakır Şubesi ve kayıp yakınları, “Kayıplar bulunsun failler yargılansın” eyleminin 871. haftasını, Koşuyolu Parkı Yaşam Hakkı Anıtı önünde gerçekleştirdi. Eyleme kayıp yakınları, sivil toplum örgütü temsilcileri, hak savunucuları ve çok sayıda kişi eyleme katıldı. Eylemde, faili meçhul ve gözaltında zorla kaybedilenlerin fotoğrafları taşındı. Her hafta olduğu gibi birçok sivil ve çevik kuvvete bağlı kolluk görevlisi alandaki yerini aldı. Bu hafta, 19 Ekim 1995 tarihinde İstanbul’da sivil polisler tarafından gözaltına alındıktan sonra bir daha kendilerinden haber alınamayan Hüseyin Aydemir ve Fehmi Tosun’unun failleri soruldu.
İHD Bölge Temsilcisi Tahir Saçaklı, eylemde yaptığı konuşmada şunları söyledi: “Her hafta bu çağrıyı yapıyoruz. Belki bazı insanlara hafif geliyor ama biz bunun ağırlığını her zaman taşıyoruz. Adalet çağrısı yapıyoruz. Dün Meclis Başkanı Diyarbakır’daydı ve konuşmasına Kürtçe başladı. Ancak annelerin Meclis'te Kürtçe konuşmasına engel konulmuştu. Kırk yıllık bu süreçte her zaman dil mücadelesi verdik. Bütün kayıplarımızın akıbeti ortaya çıkarılmadan barış sağlanamaz. Kayıp yakınlarının talepleri dinlensin.”
İHD Diyarbakır Şube Sekreteri Fırat Akdeniz, Aydemir ve Tosun’un hikâyesini okudu: “34 yaşındaki 6 çocuk babası Hüseyin Aydemir Lice’nin Tûtê (Yaprak) köyünde yaşıyordu.O dönemde köy yakmalarla, köylüler göçe ve korucu olmaya zorlanıyordu. Bu baskılara daha fazla dayanamayan Hüseyin Aydemir, ailesi ile birlikte önce Diyarbakır’a ardından Adana’ya göç eder. Ancak buralarda da baskı ve tehditlerden kurtulamaz. 1995 yılının ortalarında ailesiyle birlikte İstanbul’a taşınır.
35 yaşındaki 5 çocuk babası Fehmi Tosun Lice’nin Licok köyünde yaşıyordu. Siyasal şiddetin bin bir halinin mekânı olan Lice ve köylerinde ağır bir baskı ortamı vardı. Tosun Ailesi bu baskı ortamında ağır bedeller ödedi. Köylerinde yaşama olanakları yok edilen Tosun ailesi İstanbul’a göç etmek zorunda kaldı.
Hüseyin Aydemir ve Fehmi Tosun yakın arkadaşlardı. 19 Ekim 1995 tarihinde Fehmi Tosun arkadaşı Hüseyin Aydemir ile birlikte Avcılar’daki evine gider. İki arkadaş birlikte kahvaltı ettikten sonra saat 10:00 sıralarında evden çıkarlar. Aksaray’da yolda yürürken yanlarına beyaz renkli iki araç yaklaşarak onları zorla araca bindirirler. Ve o tarihten sonra kendilerinden bir daha haber alınmaz.
Aksaray’da sivil polisler tarafından gözaltına alındıklarını öğrenen Hüseyin Aydemir ve Fehmi Tosun aileleri tüm yasal yollara başvuruda bulunur. Ancak ailelerin yaptığı tüm başvurular sonuçsuz kalır.
Hüseyin Aydemir ve arkadaşı Fehmi Tosun’un gözaltına alındığı, devletin bütün kademelerince inkâr edildi. Hukuk işletilmedi. Onların akıbetlerinin açığa çıkartılmasını, suçun faillerinin yargılanmasını sağlayacak etkinlikte soruşturmalar yürütülmedi. Zamanaşımı gerekçe gösterilerek dosyalarında takipsizlik kararı verildi.
Hüseyin Aydemirin annesi Asiye Aydemir, yıllarca oğlunun yaşadığına dair bir haberin gelmesini bekledi. Ne yazık ki Asiye Ana da tıpkı Berfo Ana, Fatma Ana, Elmas Ana, Meryem Ana gibi çocuğuna kavuşamadan bu hayattan gözü açık bir şekilde göçüp gitti.
Üç kuşaktır gözaltında kaybetmeleri çevreleyen sessizlik duvarında gedikler açma mücadelesi yürüten Tosun Ailesi’nin hakikat ve adalet arayışına hala tanıklık ediyoruz.
871 haftadır bu topraklarda bir devlet politikası olarak uygulanan, gözaltında kaybetme suçunda hesap verebilirliğin sağlanması ve hakikatin ortaya çıkarılması için mücadele ediyoruz.
871 haftadır ısrarla hatırlatıyoruz: gözaltında zorla kaybetmeler ancak insan haklarının sistematik olarak ihlal edildiği şartlarda gerçekleşebilir. Bu şartları yaratan da cezasızlık sisteminin varlığıdır.
Bu yüzden 871 haftadır her yolu her imkânı kullanarak devleti insan hakları ihlallerine ve cezasızlığa son vererek evrensel hukuktan doğan yükümlülüklerini yerine getirmeye çağırıyoruz.
Kaç yıl geçerse geçsin; Hüseyin Aydemir ve Fehmi Tosun için adalet istemekten vazgeçmeyeceğiz.”
Şimdi de; gözaltında kaybedilen Hüseyin Aydemir ve Fehmi Tosun ile birlikte diğer tüm kayıp ve faili meçhul siyasi cinayetlere kurban gidenler için 1 dakikalık oturma eylemine geçiyoruz.
İHD DİYARBAKIR ŞUBESİ