Sivas Katliamı Derin Devlet Operasyonudur!

Sivas Katliamı Derin Devlet Operasyonudur!

2 Temmuz 1993’te, Sivas’ta Pir Sultan Abdal Kültür Etkinlikleri’ne katılan 33 insan Madımak Oteli’nde yakılarak katledildi. Aradan 32 yıl geçti. Ancak adalet hâlâ yerini bulmadı. Gerçek failler yargılanmadı, sorumlular hesap vermedi.

 

Sivas Katliamı Davası 2012 yılında zaman aşımına uğratıldı. 15 bin saldırganın yer aldığı bu organizasyonda sadece 124 kişi hakkında dava açıldı. Sanıklardan Ali Kurt ve Mevlüt Atalay, pişmanlık yasasından yararlanmak için Hizbullah, İslami Hareket Teşkilatı ve Kaplancılar bağlantılarını itiraf etti. Ancak mahkeme, bu ifadeleri yok saydı ve “örgüt yok” dedi. Cezasızlık politikası yine devredeydi.

 

Bazı sanıklara “ağır tahrik indirimi” uygulanarak hafif cezalar verildi. İdam cezası verilen 33 sanıktan 8’i 1997’de serbest bırakıldı. Firari 7 sanıktan 3’ü yurtdışında olduğu için dava teknik olarak sürüyor. Ancak kamu vicdanı için dosya çoktan kapatılmış durumda.

 

İnsanlığa karşı işlenen suçlarda zaman aşımı olmaz! Sivas Katliamı’nın üzeri örtülmeye çalışılıyor, ama biz unutmuyoruz!

 

Bu katliam, sadece bir “kitle linç girişimi” değildir. Derin devletin, istihbaratın, siyasal iktidarın ve radikal dinci örgütlerin ortaklaştığı organize bir saldırıdır. Sadece saldırganlar değil; dönemin cumhurbaşkanı, başbakanı, bakanları, emniyet müdürü ve valisi de bu suça ortaktır. Gerçek bir yüzleşme için bu isimler de yargılanmalıdır.

 

Bunca hukuksuzluk yetmezmiş gibi; 33 insanın yakılarak katledildiği Madımak Oteli’nin Utanç Müzesi yapılmasına izin vermeyenler, katliam sırasında ölen iki saldırganın adını içeren “Bilim ve Kültür Merkezi” adıyla kullanılmasına ve katliamın kutsanmasına izin vererek bir kez daha insanlık vicdanını sızlatmış ve taraflarını belli etmişlerdir.

 

Sivas Madımak’ta yaşanan katliama ilişkin hakikatin ortaya çıkarılması, geçmişle gerçek bir yüzleşme sürecinin yaşanması ve en önemlisi baskıcı zihniyetin değişmesi gerekmektedir. Bu zihniyet değişikliğinin yapılması ise insan haklarının prensiplerinin tamamen yaşama geçirilmesi ile mümkündür.

 

İnsan Hakları Derneği, 17. Olağan Genel Kurulu’nda 2 Temmuz gününü “İnsanlığa Karşı İşlenen Suçları Kınama Günü” olarak ilan etti.

 

 

Hakikatle Yüzleşmek İçin Taleplerimiz:

  1. Türk Ceza Kanunu’nda yer alan İnsanlığa Karşı Suçlara ilişkin yasa maddesi, “hangi tarihte gerçekleştiğine bakılmaksızın insanlığa karşı suçlarda zamanaşımı söz konusu edilemez” şeklinde yeniden düzenlenmelidir.
  2. Sivas Katliamı davası yeni baştan ele alınmalı; cumhurbaşkanı, başbakan, bakanlar, emniyet müdürü, vali dahil tüm sorumlulardan yargı önünde hesap sorulmalı, adalet sağlanmalıdır.
  3. Devletin ve toplumun geçmişle yüzleşmesinin sağlanması bakımından Hakikat Komisyonu kurularak katliamın bağlantılarını da içeren gerçeğin açığa çıkarılması sağlanmalıdır.
  4. Madımak Oteli “Utanç Müzesi” yapılmalıdır.
  5. Gerekli yasal düzenlemeler yapılmalı ve 2 Temmuz günü ulusal düzeyde “İnsanlığa Karşı İşlenen Suçları Kınama Günü” olarak kabul edilmelidir.

Sivas’ta katledilen canlarımızı saygıyla anıyoruz. Adalet mücadelemizi büyüterek sürdürüyoruz. Unutmadık, affetmeyeceğiz!

 

İNSAN HAKLARI DERNEĞİ