BASIN AÇIKLAMASI
(Yaşam Hakkına Uzanan Eller Kırılsın)
4 Nisan 2009 Cumartesi günü Abdullah Öcalan’ın 60. doğum yıldönümü vesilesiyle Şanlıurfa ili Halfeti ilçesine bağlı Amara beldesine gitmek amacıyla yola çıkanlara yapılan müdahale oldukça orantısız ve insanlık dışı bir şekilde gerçekleşmiştir. İnsanların kimleri sevip saygı göstereceği ile kimleri sevmeyeceği zorla dayatılamaz. Bu ülkede bizlere “Sevgi Gösterisi”nin suç teşkil ettiğine dair bir düzenleme göstersinler. İnsanlar şiddet içermemek koşuluyla yürüyüş de yapabilirler. Ama insanların ölümüne ateş açılmasının hiçbir izahı yoktur. Şanlıurfa ili Amara beldesine yapılan yürüyüşte polisin attığı gaz bombası sonucu yaşamlarını yitiren Mustafa Dağ ve Mahsum Karaoğlan gözyaşları içinde dün toprağa verildiler. Yaşam hakkı kutsaldır ve hiç bir suç ölümleri haklı gösteremez.
Anayasanın 34 maddesi toplantı ve gösteri hakkını düzenlemiştir. Önceden haber vermeksizin insanların şiddet içermemek koşuluyla yürüyüş ve etkinlik düzenleyebileceği yazılmıştır. Şanlıurfa ilinde düzenlen etkinlikte varsa yasaya aykırı bir durum gerekli olan kamera çekimleri yapılır, soruşturma ve davalar açılır. Fakat dağ başı diyebileceğimiz bir noktada insanların üstüne gaz bombası atmak, ateş açmak neyle açıklanır doğrusu anlamış değiliz. 2008 yılında 35 kişi polisin açtığı ateş sonucu Türkiye’de yaşamını yitirmiştir. Artık insanların gösteri ve yürüyüş yaparken ölmelerini istemiyoruz.
29 Mart yerel seçimlerinden sonra serlik yanlısı mesajlar veren Başbakan Erdoğan ve İçişleri Bakanı Cemil Çiçek adeta DTP üzerinden Kürtleri hedef göstermiştir. Bu tansiyonu yükselten mesajların hiç kimseye faydası yoktur. Kürt sorunu ancak ve ancak demokratik yol ve yöntemlerle çözülür. Tüm hak aramalar ve müdahaleler yasalar çerçevesinde olmalıdır. 2007 yılında PVSK’da meydana gelen değişiklik ile polisin yetkileri artırılmıştır. Bizler kimsenin kafasının kırılmadığı, ölmediği öldürülmediği bir dünya düşlüyoruz. Halkın iradesini ortaya koymasına tahammül edemeyenler tarafından önce Ağrı’da sonuçlara itiraz ederken bekleyenlere çok sert bir saldırı olmuştur. Sonra da Şanlıurfa’da festival havası içinde etkinlik yapmak isteyenlerin üzerine gaz bombası atarak, sert müdahale ederek 2 kişinin ölümüne neden olmuşlardır. Bunların bir izahı olmalıdır.
Mustafa Dağ ve Mahsum Karaoğlan’nın ölümünü şiddetle kınıyoruz. Bu gençlerin ölümüne neden olanlar hakkında derhal müfettişler görevlendirilmeli ve hızla adli ve idari soruşturma açılmalıdır. Her yerde ve her ortamda Yaşam Hakkına Uzanan Eller Kırılsın diyor, artık ölümlerin son bulmasını diyalog ve iletişim kapılarının aralanmasını istiyoruz.
Av. Muharrem ERBEY
Şube Başkanı, Genel Başkan Yardımcısı