BASINA VE KAMUOYUNA - Lice'de Reşit Kırt isimli yurttaşın, dur ihtarına uymadığı gerekçesiyle karakol askerleri tarafından vurulmasına ilişkin yazılı açıklama metni

08.12.2014

Bu gün basın organlarından, Diyarbakır’ın Lice ilçesi Abalı Jandarma Karakolu’ndan açılan ateş sonucu, 30 yaşındaki Reşit Kırt isimli yurttaşın çenesinden vurularak yaralandığı ifade edilmiştir. Bilgi üzerine İHD Genel Başkan Yardımcısı ve Diyarbakır Şube Başkanı Raci Bilici, Bölge Temsilcisi Abdusselam İnceören, Yönetim Kurulu Üyeleri Av Abdullah Zeytun ile Av Yusuf Erdoğan’dan oluşan heyetimiz, Diyarbakır Gazi Yaşargil Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde tedavi altına alınan yaralı yurttaş ziyaret edilmiş, ailesi ile görüşülerek konu hakkında bilgi alınmıştır.Durumun kritik olduğu ve ameliyatı alındığını öğrendiğimiz Kırt’ın ailesinden aldığımız bilgiler ve görgü tanıklarının anlatımlarına göre; Kırt, diş tedavisi için Diyarbakır’a gelmek üzere yola çıktığı sırada askerlerin yakın mesafeden kendisine ateş açması sonucu yaralandı.

 

Hatırlanacağı üzere, Diyarbakır’ın Lice ilçesi’nde bulunan Kayacık Jandarma Karakolu’nda yapımına başlanan Kalekol inşaatının 28 Haziran 2013 tarihinde protesto edildiği gösteriler sırasında, Medeni Yıldırım isimli genç askerin açtığı ateş sonucu vurularak katledilmişti. Yine 11 Kasım 2014 tarihinde, Diyarbakır-Bingöl karayolu üzerinde içinde bulunduğu araçla seyir halindeyken Abalı Jandarma Karakolu’nda askerlerce "dur" ihtarına uyulmadığı gerekçesi ile açılan ateş sonucu, Muzaffer Gürül isimli genç vurularak ağır yaralanmış ve kaldırıldığı Dicle Üniversitesi Hastanesi'nde yaşamını yitirmişti.

 

Bu olay ile birlikte, aynı ilçeye mensup askeri karakollardan açılan ateş sonucu, 2 yıl içersinde 3 yurttaşın vurularak katledildiğine veya yaralandığına dikkat çekmek istiyoruz. Biz insan hakları savunucuları, bölgede polis ve asker tarafın sivil insanların vurulmalarını, katledilmelerini insani, hukuki ve evrensel hiç değerle bağdaşır bulmadığımızı ve kasıtlı olduğu düşüncesi içersinde olduğumuzu ifade etmek isteriz. Siyasal iktidarın, kamu güvenliği politikaları ile ilgili yapmış olduğu açıklama ve söylemlerin, güvenlik güçlerini sivil insanlara karşı gösterilen muamelede şiddet kullanmaya iten cesaretlendirici bir tutum olduğunun altını çizerek belirtmek istiyoruz.

 

Bu nedenle devlet yetkililerine ve siyasal iktidar organlarına, kamu güvenliği ile ilgili güvenlik güçlerine orantısız şiddet kullanma yetkisi ve algısı tanıyan söylem ve usluptan kaçınmaları tavsiyesinde bulunuyor, bu tür güvenlik güçleri tarafından gerçekleştirilen ölüm ve yaralanma olayları ile ilgili ve kamuoyu vicdanına seslenecek etkin soruşturmaların yürütülmesi çağrısında bulunuyoruz.

 

Olaydan sonra Diyarbakır Valiliği tarafından konu ile ilgili yapılan yazılı açıklamada; Kırt’ın karakol çevresinde bulunan dikenli telden karakol bahçesine girdiği, karakol emniyetini sağlayan mevzilere ulaşmaya çalıştığı, mevzide bulunan silahı gasp etme ve karakolu hedef alarak ateş etme gayreti içerisinde olduğu, karakol nöbetçileri tarafından uyarılmış olmasına rağmen eylemini sürdürdüğü, bunun üzerine de etkisiz hale getirilmesi için askerler tarafından ateş edildiği kaydedildi. Güvenlik güçlerinin şiddeti sonucu yaşanan bu tür olaylarda, Diyarbakır Valiliği’nin yapmış olduğu açıklamayı bilindik ve güvenlik güçlerinin hukuki olmayan orantısız şiddetini sahiplenme yada olayın üzerine örtme çabası olarak gördüğümüzü ayrıca ifade etmek istiyoruz.

 

Bizler insan hakları savunucuları olarak, bölgede güvenlik güçlerinin yönelimi sonucu yaşamını yitiren veya yaralanan her yurttaşın adli mekanizmalarda haklarını savunmaları için elimizden gelen tüm çabayı göstereceğimizi belirtirken, bu gün meydana gelen olayı şiddetle kınadığımızı ve takipçisi olacağımızı belirtmek istiyoruz.

 

İNSAN HAKLARI DERNEĞİ (İHD) DİYARBAKIR ŞUBESİ