Diyarbakır'da 10 Şubat günü Yenişehir ilçesi Şehitlik semtinde PKK Lideri Abdullah Öcalan'ın Türkiye'ye getirilişin yıldönümü nedeniyle düzenlenen protesto gösterisi sırasında akrep tipi zırhlı polis aracının çarpması sonucu yaşamını yitiren Şahin Öner (19) ile ilgili Adli Tıp Kurumu tarafından hazırlanan otopsi raporunun ayrıntıları ortaya çıktı. İstanbul Birinci Adli Tıp İhtisas Kurulu Başkan Vekili Uz. Dr. Yüksel Aydın Yazıcı tarafından hazırlanan 14 sayfalık raporun giriş kısmında yer verilen bilgilerde otopsi ile ilgisi olmayan hususlara değinmesi dikkat çekti. Adeta polis fezlekesi veya soruşturma evrakına benzer hazırlanan otopsi raporunun ön kısmında olayın oluş şekli yanı sıra sadece tanık polislerin beyanlarına yer verilmesi dikkat çekti. 

 

14 sayfalık Adli Tıp Raporu'nda Öner'in polis tarafından ara sokakta yerde yaralı halde görüldüğü iddia edilerek, "Olay yerinden alınıp polis merkezine oradan da devlet hastanesi Acil Servisi'ne götürülen canlandırma ünitesinde müdahale edilen, yanıt alınamayan otopsisinde sağ yüz ve yanak tamamını içine alan, sağ kulağı ileri derecede deforme halde parçalanmış sürtünme tarzı yaygın ekimoz; yanak üzerinde yer yer siyah renkte daha koyu izlenen alanlar sağ omuz ve sağ kol arka yüzün tamamında.......... Sol 1-4 kaburga kemiklerinin midskkapüler hatan ekimozlu kanamalı kırık, sağ göğüs boşluğundan 1200, sol göğüs boşluğundan 600 cc serbest kan boşaltılan....... Trakea lümeninde orta derecede lümene bulaşı kanlı köpüklü mavi tespit edilen olay yerinden kişinin üzerinde bulunan elbiselerden ve otopsi sırasında cilstten alınan sürüntü örneklerini...... Otopsisinde yüzün sağ kısmında sağ kulağı da içerecek şekilde sürtünme tarzında yaygın ekimoz yanak üzerinde yer yer siyah renkli alanlar tanımlandığı..." diye belirtildi. 

 

Neredeyse sürtünme, kanama, kırık ve parçalanmaya yer verilen otopside Öner'in çarpma değil patlayıcı maddeden ölümünün kaynaklandığına ilişkin şunlar belirtildi: "Sağ yanak bölgesinde patlayıcı maddelerle oluşması muhtemel görünüm tespit edildiği de dikkate alındığında kişinin ölümünün patlama ile husülü mümkün genel beden travmasına bağlı çok sayıda kot kırığı ile birlikte yaygın akciğer hasarına bağlı iç kanama sonucu meydana gelmiş olduğu mütalaa olunur." 

 

'Rapor yanlı ve taraflı hazırlanmış'

 

Adli Tıp Kurumu tarafından 12 Haziran'da tamamlanan raporun iki hafta önce Diyarbakır Cumhuriyet Savcılığı'na gönderildiğini belirten İHD Diyarbakır Şubesi Hukuk Komisyonu üyesi Av. Rahşan Bataray Saman, raporun içerik kısmının ise kendileri için bir değerinin olmadığını vurguladı. Yine hazırlanan otopsi raporlarında tanık beyanlarına yer verilmemesi gerektiğini dile getiren Bataray, "Madem yer verilmiş, neden sadece tanık polislerin beyanına yer veriliyor. Olayı net şekilde gören iki görgü tanığı var. Bunların beyanına neden yer verilmemiş. Bu raporun ne kadar yanlı ve taraflı hazırlandığı zaten buradan da ortaya çıkıyor. Yine baştan sona rapor incelendiğinde ölümün patlamadan değil çarpmanın etkisi ile yaşandığını açığa çıkaracak onlarca bulgu var. Biz bu raporu kabul etmiyoruz. Otopsi raporunu en kısa zamanda Bağımsız Otopsi Uzman Hekimlerine gönderip sonucunu bekleyeceğiz" diye belirtti.