DİYARBAKIR - Diyarbakır'ın Lice İlçesi Kayacık Köyü Karakolu önünde yapılan protesto eyleminde askerler tarafından açılan ateş sonucu yaşamını yitiren Medeni Yıldırım'ın kardeşi Mehmet Yıldırım vicdani reddini açıkladı. Kardeş Yıldırım, açıklamasında "Ben silahı elime alırsam halkıma karşı bu silahı almış olurum. Ya da aldığım silahla kendi halkıma karşı mı koruyacağım devleti?" diye sordu.
Diyarbakır'ın Lice İlçesi Kayacık Köyü Karakolu önünde kalekol yapımına karşı yapılan protesto eyleminde askerler tarafından açılan ateş sonucu yaşamını yitiren Medeni Yıldırım'ın kardeşi Mehmet Yıldırım "vicdani retçi" olduğunu açıkladı. Mehmet Yıldırım, İHD Diyarbakır Şubesi Vedat Aydın Toplantı Salonu’nda yaptığı açıklama ile vicdani red kararı aldığını duyurdu. 23 yaşında ve 3 yıldır asker kaçağı olan Mehmet Yıldırım, kardeşinin katledilmesinden önce de askere gitmeyi düşünmediğini ifade ederek, "Türk Silahlı Kuvvetleri'nin (TSK) geçmişte bölgede birçok kişiyi öldüren silahlarını kullanmayacağını" söyledi.
'Ben silahı elime alırsam halkıma karşı bu silahı almış olurum'
TSK'nın tarihinin tamamen katliamlar ve ölümleri ile dolu olduğunu kaydeden Yıldırım, "3 yıldır kaçağım, bun da 12 yaşında 13 kurşunla vurulan Uğur Kaymaz, Ceylan Önkol, Roboski Katliamı gibi birçok örnek etkili oldu. Ancak ben silahı elime alırsam halkıma karşı bu silahı almış olurum. Ya da aldığım silahla kendi halkıma karşı mı koruyacağım devleti. Tam anlamıyla beni vicdani red kararına iten kardeşim Medeni'nin yaşamını yitirmesi değildir. Ama bir derece aldığım karar için kardeşim ile motive oldum. Eğer bu açıklamamı ihbar olarak değerlendiriyorlarsa kendileri bilir" dedi.
'Önümüzdeki süreçlerde ne ile karşılaşırsam kararım nettir'
Devletin Kürtlere karşı hep aynı tutumu gösterdiğini söyleyen Yıldırım, "Askeri otoritede bulunmak, emir almak istemiyorum. Zaten kendi halkını öldüren bir orduya mensup olmak istemiyorum. Bedeli ne olursa olsun, karşıma ne olarak çıkarsa çıksın yapmayacağım, reddediyorum. Önümüzdeki süreçlerde ne ile karşılaşırsam da kararım nettir" şeklinde konuştu. Bugüne kadar vicdani retçilerin tutuklanarak cezaevine konduğunu hatırlatan Yıldırım, askerliği reddettiğini belirterek, "Elime koyacakları silah düşünüyorum da kaç insanın kanına girmiştir. Yıllardır Lice ve bölgede kaybolan insanlarımızın cenazeleri halen karakollardan çıkıyor. En son Lice'de 8 tane köylünün cenazeleri toplu bir şekilde karakoldan çıktı" diye ifade etti.
Askere gitmemek için çürük raporu da almayacağını açıklayan Yıldırım, "Şuan askere gitmek istemeyen onlarca kişi tanıyorum. Ama hepsi asker kaçağı olmakla yetiniyor. Onlar da askere gitmek istemiyor. Korkuyorlar çekinceleri var. Devlet vicdani retçileri kamu alanında çalışmasından mahrum bırakıyor" dedi.
Yıldırım kardeşi Medeni Yıldırım'ın katledilmesine ilişkin ise, dosyada bulunan gizlilik kararı nedeniyle sürece ilişkin bilgi edinemediklerini belirterek, "Ne zaman bir şey öğrenmek istesek savcılık tarafından isteklerimiz ret ediliyor. Davaya hiçbir şekilde müdahil olamıyoruz. Davanın üzerindeki gizlilik kararı kalmasını istiyoruz" diye tepki verdi.