DİYARBAKIR - İHD Diyarbakır Şubesi ve kayıp yakınlarının her hafta düzenlediği oturma eyleminde bu hafta, İstanbul’da öldürülen Berkin Elvan şahsında katledilen çocukları ve 1995 yılında gerçekleşen Gazi katliamında yaşamını yitirenleri andı. Eylemde konuşan İHD Şube Başkanı Raci Bilici, katliamcıların hesap vermesini isteyerek, “Uyguladığınız politikalar iflas etmiştir artık. Tek çare, daha fazla insan hakları, daha fazla özgürlük, daha fazla eşitlik, daha fazla hukuktur” dedi.
İHD Diyarbakır Şubesi ve kayıp yakınlarının "Kayıplar Bulunsun Failler Yargılansın" sloganı ile her hafta düzenlediği oturma eyleminin 266’ncısı Koşuyolu Parkı Yaşam Hakkı Anıtı önünde devam etti. Eylemde "Onlar ansızın evlerinden alındılar bir daha geri dönmediler" yazılı pankart açıldı. Eyleme İHD Diyarbakır Şubesi yönetici ve üyeleri, MEYA-DER, TUHAD-DER, Barış Anneleri Meclisi ve KESK’e bağlı sendikaların temsilcilerinin yanı sıra çok sayıda kayıp yakını katıldı.
Bu haftaki oturma eyleminde Gezi olayları sırasında polis tarafından vurulan ve geçtiğimiz günlerde yaşamını yitiren Berkin Elvan ile çatışmalı süreçte katledilen çocukların fotoğrafları ile Gazi katliamında yaşamını yitirenlerin fotoğrafları taşındı.
‘580 kez geleceğimizi kararttılar’
Oturma eyleminde konuşan İHD Diyarbakır Şube Başkanı Raci Bilici, yaşanan çatışmalı süreçte 1988 yılından bu yana 580 çocuğun katledildiğini hatırlatarak, “Berkin Elvan 580’inci çocuktu. 580 kez geleceğimizi kararttılar. Ve öldürülen bu 580 çocuğun 197’si AKP iktidarı döneminde katledildi. Bu savaş öyle kirli bir savaş ki, zihinleri de kirletti, insanların bakış açılarını da kirletti. Çocuklara bakarken kirlice baktılar, söylemleri ayırımcılıkla dolu. Siyasal iktidarın emriyle bu katliamlar gerçekleşti” dedi.
‘İzlediğiniz politikalar katliamlara yol açıyor’
AKP hükümetini ve Erdoğan’a seslenerek, sert bir biçimde eleştiren Bilici, şöyle devam etti: “Ortaya koyduğunuz tutum, söylemleriniz yanlıştır diyoruz. İzlediğiniz politikalar ayırımcılıkla doludur. Bu politikalar katliamlara yol açıyor. Ama maalesef siyasal iktidar, çıkarları uğruna söylemlerinden, politikalarından vazgeçmiyor. 2006 yılında Diyarbakır’da düzenlenen demokratik gösterilere karşı Başbakan Erdoğan ‘kadın da olsa, çocuk da olsa gereği yapılacaktır’ dedi ve gereği yapıldı. Orada çocuklar katledildi. Yine Gezi olayları sırasında Başbakan, ‘benim güvenlik güçlerim destan yazıyor’ dedi. Evet senin güvenlik güçlerin gerçekten de destan yazdı ve insanlarımızı katletti. Son olarak dün Başbakan, ‘Berkin Elvan puşiliydi’ diyor. Yani eğer puşili ise polis onu öldürebilir demektir bu. Yazıktır, günahtır; daha kaç tane ananın gözyaşlarını dökeceksiniz? Bu söylem tehlikelidir sayın Başbakan, bu ülkeyi kamplaşmaya götürür. Velev ki puşilidir veya taş da atıyor olabilir. Buna yanıt öldürmek olmamalıdır. Varsa suçu gözaltına alır yargılarsınız, ama öldüremezsiniz. Bu ülkenin artık demokratikleşmeye, barışa ihtiyacı var. Bu ülkede insanların kendi kimliğiyle, kültürüyle bir arada yaşamaya ihtiyacı var. Bu söylemler insanları birbirinden uzaklaştırıyor. Bu tutum doğru değildir. Bunun sonucu ölümdür, katliamdır, gözyaşıdır. Biz buradan uyarıyoruz; çok tehlikeli şeyler yapıyorsunuz, bundan vazgeçin.”
Güvenlik güçlerine seslenen Bilici: İktidarın dediğini yapmayın
Buradan defalarca iktidara seslendiklerini ancak bir sonuç alamadıklarını ifade eden Bilici, “Şimdi güvenlik güçlerine seslenmek istiyorum; bari siz bu tutumunuzdan vazgeçin. İktidarın dediğini yapmayın, emrini yerine getirmeyin. Onların istediği, ölümdür, katliamdır. Ölenler sizlerin çocuğu da olabilir, siz de babasınız, anasınız, sizin de kardeşleriniz var. Müdahale ediyorsanız da insanca müdahale edin, orantısız güç kullanmayın. Suç işleniyorsa gözaltına alın, tutuklayın ama öldürmeyin! Bu çocuklar geleceğimizdir, bu çocukların suçu yok, günahı yok. Suçlu olan, günahı olan bu siyasal iktidardır. Yarın işlediğiniz bu suçlardan dolayı yargılanacaksınız ama emirlerini uyguladığınız bu siyasal iktidar yanınızda, arkanızda olmayacak. Onlar sizi yalnız bırakacaklar. Bu nedenle görevinizi kötüye kullanmayın” diye konuştu.
‘Uyguladığınız politikalar iflas etmiştir’
Artık tahammüllerinin kalmadığını, bir tek canı daha toprağa vermeye tahammüllerinin olmadığını vurgulayan Bilici, şunları söyledi: “Çok öfkeliyiz. Çünkü artık insanların canlarından olmasını istemiyoruz. Onurluca bir arada yaşamak varken, neden bu kadar kan aksın? Bir yıldan fazladır süren bir diyalog süreci var. Eğer Başbakan bu sürece biraz duyarlı yaklaşsaydı, şimdi birçok ilerleme sağlanmıştı. Uyguladığınız politikalar iflas etmiştir artık. Tek çare, daha fazla insan hakları, daha fazla özgürlük, daha fazla eşitlik, daha fazla hukuktur. Dolayısıyla bu ülkenin geleceğiyle, bu ülkenin genleriyle oynamayın. Halklar bireysel ve kolektif haklarıyla bir arada yaşamak istiyor, siz buna engel olamazsınız.”
Gazi katliamında yaşamını yitirenler anıldı
Bilici, konuşmasının devamında 12 Mart 1995 yılında gerçekleşen Gazi katliamında yaşamını yitirenleri andı. Katliamda yaşamını yitirenlerin tek suçunun Kürt olmak, Alevi olmak ve muhalif olmak olduğunu vurgulayan Bilici, katliamda yaşamanı yitirenlerin isimlerini tek tek okudu. 12-17 Mart arası polisin halka saldırmasıyla gerçekleşen katliamda yaşamanı yitirenler isimleri şöyle; Halil Kaya, Mümtaz Kaya, Mehmet Gündüz, Genco Demir, Sezgin Engin, Zeynep Poyraz, Hakan Çubuk, Fadime Bingöl, Dilek Sevinç, İsmihan Yüksel, Dinçer Yılmaz, Fevzi Tunç, İsmail Baltacı, Hasan Gürgen, Reis Kopal, Hasan Puyan, Ali Yıldırım, Yaşar Aydın ve Hasan Sel.
Bilici’nin konuşmasının ardından kayıp yakınları, katledilen çocuklar ve Gazi katliamında yaşamını yitirenler anısına 5 dakikalık oturma eylemi yaptı.