DİYARBAKIR - İHD Diyarbakır Şubesi ve kayıp yakınlarının her hafta düzenlediği oturma eylemi 275’inci haftasında devam etti. Eylemde Soma’da yaşanan maden faciasında hayatını kaybeden madenciler anılırken, 1995 yılında kaçırılarak kaybedilen ve 2005 yılında kimsesizler mezarlığında cenazesine ulaşılan Hasan Ocak’ın faillerinin bulunması talep edildi. Eylem öncesi bir konuşma yapan İHD Diyarbakır Şube Başkanı Raci Bilici, “Siyasal iktidara diyoruz ki, insanları tekmeleyeceğinize, tokatlayacağınıza, önlüklerinizi çıkarıp siyaset yapın diyeceğinize, çözüm üretin. Kayıp yakınlarının sesini duyun” diye konuştu.
İHD Diyarbakır Şubesi ve kayıp yakınlarının “Kayıplar Bulunsun Failler Yargılansın” sloganı ile her hafta düzenlediği oturma eyleminin 275’incisi Koşuyolu Parkı Yaşam Hakkı Anıtı önünde devam etti. Eylemde “Onlar ansızın evlerinden alındılar bir daha geri dönmediler” yazılı pankart açılırken, kayıpların fotoğrafları taşındı. Havanın aşırı sıcak olduğu gözlenen eyleme İHD Diyarbakır Şubesi yönetici ve üyeleri, ESP İl Başkanı Soner Çiçek ve il yöneticileri, MEYA-DER, TUHAD-DER, Barış Anneleri Meclisi ve KESK’e bağlı sendikaların temsilcilerinin yanı sıra çok sayıda kayıp yakını ile insan hakları aktivistleri katıldı.
Oturma eyleminde ilk olarak konuşan İHD Diyarbakır Şube Başkanı Raci Bilici, “yine Türkiye’de bir katliam yaşandı” diyerek, Manisa’nın Soma ilçesinde bulunan maden ocağında 300 madencinin hayatını yitirdiği faciaya dikkat çekti. İnsan hakları örgütlerinin, kayıp yakınlarının, sivil toplum örgütlerinin ve tüm bölge halkının yaşanan bu faciayla “kan ağladığını” belirten Bilici, yaşamını yitirenleri anarak yakınlarına başsağlığı diledi.
‘Yeni katliamlar bizi bekliyor’
Türkiye Cumhuriyeti devletinin sahip olduğu sistemin çöktüğünü, hak ve özgürlüklere, insan haklarının saygı göstermediğini, hukuku hiçe saydığını belirterek konuşmasını sürdüren Bilici, sistemin insan yaşamını merkezini alarak değişmediği taktirde katliamların, acı ve gözyaşlarının devam edeceğini söyledi. “Yeni katliamlar bizi bekliyor” diyen Bilici, cumhuriyetin kuruluşundan bu güne Kürt sorunu başta olmak üzere siyasal ve toplumsal sorunları şiddeti benimseyen bir yöntemle çözmeye çalıştığını kaydetti. Bu anlayışın doğayla savaşan, insanla savaşan bir zihniyet olduğunu ifade eden Bilici, sistemin insan haklarını, ekonomik ve sosyal hakları, doğayı merkezine alarak artık değişmesi gerektiğine vurgu yaptı.
‘Alanlardayız ve diyoruz ki; onurlu bir barış’
“Biz alanlardayız, buradan Türkiye Cumhuriyeti devletine uyarımızdır” diyerek konuşmasını sürdüren Bilici şunları kaydetti: “Biz insan hakları savunucuları olarak, kimsenin yaşamını yitirmediği koşulların oluşturulmasını istiyoruz. Maden işçileriyle, bütün emekçilerle, insan hakları örgütleriyle, kayıp yakınlarıyla, barış anneleriyle, özgürlük mücadelesi veren bütün insanlarla birlikte biz diyoruz ki; onurlu bir barış. Ve bu da mümkündür. Bu olmazsa çok ciddi felaketler bizi bekliyor.”
‘Tekmeleyeceğinize, tokatlayacağınıza çözüm üretin’
Kayıpların derhal bulunması ve faillerinin yargılanması için yetkililerin derhal harekete geçmesini isteyen Bilici, “ Yargının gözü önünde, bu tetiği çekenlerin eline sağlık diyorlar. Siyasal iktidarın gözünün içine baka baka. Çünkü onlar bunu çok iyi biliyor ki, siyasal iktidarlar onları her zaman korumuştur, kollamıştır, terfi ettirmiştir. Bu cesareti siyasal iktidardan alıyorlar. Dolayısıyla siyasal iktidara diyoruz ki, insanları tekmeleyeceğinize, tokatlayacağınıza, önlüklerinizi çıkarıp siyaset yapın diyeceğinize, çözüm üretin. Kayıp yakınlarının sesini duyun” diye konuştu.
‘Hasan Ocak, Gazi ayaklanmasının intikamını almak için kaçırdılar’
Bilici’nin ardından konuşan ve Soma’da ki faciada yaşamını yitiren maden işçilerini anarak konuşmasına başlayan ESP Diyarbakır İl Başkanı Soner Çiçek, 21 Mart 1995 yılında İstanbul’da kaçırılarak kaybedilen ve 2005 yılında kimsesizler mezarlığında cenazesine ulaşılan Hasan Ocak’ın hikayesini paylaştı. Çiçek şunları kaydetti. “ Hasan Ocak 21 Mart 1995 yılında kaçırıldı ve yaklaşık 2 ay sonra kararlı bir mücadelenin ardının kimsesizler mezarlığında cansız bedenine ulaşıldı. Hasan Ocak’ı kaçıranlar, Gazi ayaklanmasının intikamı almak için kaçırdılar. Fakat ailelerin, devrimcilerin kararlı mücadelesi sonucu haklarımıza, ezilenlere yöneltilen bu namlular kendilerine döndü. Bu mücadele ile kayıplara dönük saldırılar geriletildi. Ama failler hala aramızda. Esas sorun bu. Hasan Ocak’ın davası 19.’cu yılında ve zaman aşımına uğratılmak isteniyor”
Konuşmaların ardından kayıp yakınları, Hasan Ocak ve tüm kayıplar anısına 5 dakikalık oturma eylemi yaptı.