İHD ve TİHV: Silopi'de siviller hedef alındı

12.08.2015

DİYARBAKIR - Katliamın yapıldığı Silopi'de incelemede bulunan İHD ve TİHV heyeti hazırladıkları raporu açıkladı. Raporda, olaylar sırasında mahallenin çevresine yerleştirilen keskin nişancılar tarafından evlerin ve yurttaşların hedef alınarak ateş açıldığı belirtilerek, polisin yaralıların taşındığı hastane önünde de infazlarını sürdürdüğü kaydedildi. İHD ve TİHV, olayların tüm boyutuyla aydınlatılması için etkin soruşturma talep etti.

 
İnsan Hakları Derneği (İHD) ve Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV), Şırnak'ın Silopi ilçesinde meydana gelen ölüm, yaralanma, işkence ve kötü muamele olaylarına ilişkin yerinde yaptıkları incelemenin sonuçlarını açıkladı. İHD Diyarbakır Şube binasında düzenlenen basın toplantısına, İHD Genel Başkan Yardımcısı ve Diyarbakır Şube Başkanı Raci Bilici, Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölge Temsilcisi Abdusselam İnceören, MYK üyeleri Vetha Aydın ile Muhterem Süren ve TİHV Diyarbakır çalışanı Murat Aba katıldı. Heyeti üyesi olan ve toplantıya katılması beklenen İHD Şırnak Şube Başkanı Emirhan Uysal'ın sabah saatlerinde evine düzenlenen polis baskını nedeniyle katılamadığı belirtildi.
 
Raporun açıklanmasından önce bir konuşma yapan Raci Bilici, yaşanan savaş sürecine ve sonuçlarına değindi. Yaşanan tüm bu gelişmelerin devletin "kudretini gösterme" açıklamaları ile tariflendiğini kaydeden Bilici, çatışmalı ortama dair hükümetin olumsuz politikalarını eleştirdi. Bilici, "Bu durum devletin kudretini göstermek ile değil, demokratik yol ve yöntemler ile çözülür. Derhal iki tarafında tahkim edilmiş bir ateşkes uygulayarak, operasyon ve eylemlere son vermelidir. Diyalog ve müzakere ile irade beyanı ortaya konmalıdır" dedi. 
 
Silopi yaralıları gözaltına alındı
 
TİHV'ten Murat Aba da, olaylarda yaralanan yurttaşları alternatif bir rapor çıkarmak için Diyarbakır'a davet ettiklerini, yurttaşların dün gece konakladıkları otelde polis tarafından gözaltına alındığını söyledi. 
 
Heyet üyelerinden İHD MYK üyesi Vetha Aydın ise, olayların yeniden tekrar etme zemini taşıdığı ve bu olasılığın önüne geçmek için yerel resmi birimlerin sivil toplum örgütleri ile derhal diyaloga geçmesi gerektiğini belirtti.
 
Heyetin ulaştığı tespitler
 
Heyet üyesi İHD Bölge Temsilcisi Abdusselam İnceören, inceleme raporunun detaylarını şöyle paylaştı: 
 
"*Heyetimiz, olayın yaşandığı Başak Mahallesi'nde halen hendeklerin kazılı olduğunu mahallede giriş-çıkış ve iç kısımlarda barikatların kurulu olduğunu tespit etmiştir.
 
*Heyetimiz, mahallede bulunan evlerin büyük bir bölümüne kurşun isabet ettiğini tespit etmiştir. 
 
*Heyetimizce, olaylar sırasında, güvenlik güçlerinin gerçekleştirdiği operasyon kapsamında, operasyon düzenlenen mahallenin çevresine keskin nişancıların konuşlandırıldığı ve olaylar sırasında keskin nişancılar tarafından evlerin ve yurttaşların hedef alındığını ve keskin nişancılardan korunmak amacıyla sokak başlarına branda, çarşaf, battaniye gibi bezlerin asılması suretiyle görüş alanının kapatıldığı tespit edilmiştir. 
 
*Heyetimiz, 1 zırhlı kepçenin tamamen yandığını ve kullanılamaz hale geldiğini ve hali hazırda olay mahallinde olduğunu tespit etmiştir.
 
*Heyetimiz, mahalle içerisindeki bir trafonun patlamış olduğunu, bu patlamadan kaynaklı bir evin yandığını, bazı elektrik direklerinin devrildiğini, elektrik kablolarının kopmuş vaziyette olduğunu, bu nedenle elektriklerin kesik olduğunu yine kazılan hendek ve patlamalardan kaynaklı su borularının da zarar gördüğünü ve suların akmadığını tespit etmiştir.
 
*Heyetimizce yapılan gözlem ve tespit, mahalle içerisinde Hüseyin Aşula isimli yurttaşa ait olan ve olaylar sırasında yanan ev ile ilgili tespit çalışmalarında evin, çatıdan merdiven boşluğuna doğru güvenlik güçlerince açılan ateş sonucu yandığını tespit etmiştir. 
 
*Heyetimiz, mahalle içersinde Hediye Tanrıkulu isimli yurttaşa ait olan ve olaylar sırasında hasar gören ev ile ilgili tespit çalışmalarında evin, çatışma ve patlama sesleri nedeniyle hasar gördüğünü, evin banyo ve mutfak bölümleri başta olmak üzere fayansların döküldüğü, evin değişik kısımlarında çatlakların oluştuğunu tespit etmiştir. 
 
*Heyetimiz bir evin klimalarının hedef gözetilerek kurşunlandığını ve tahrip edildiğini tespit etmiştir. 
 
*Heyet, mahalle içerisinde Zap isimli marketin üst katında bulunan bir evin büyük bir bölümünde mermi izleri olduğunu, alt katta bulunan markette de mermilerin isabet ettiği kutular ile kırılan camların olduğunu tespit etmiştir.
 
*Heyetimiz olaylar sırasında yaralanan yurttaşları hastaneye taşıyan yurttaşların, hastane önünde güvenlik güçlerinin şiddetine maruz kaldıklarını ve gözaltına alındıklarını tespit etmiştir. 
 
*Heyetimiz, İHD Şırnak Şubemiz ve Şırnak Barosu avukatlarının, Savcılık ile yapılan görüşmelerin ardından, gözaltına alınan yurttaşlarla görüştüğü bilgisini edinmiştir. 
 
*Gözaltına alınan yurttaşların hastane önünde, gözaltı birimlerine sevk edildiği sırada ve gözaltı birimlerinde, güvenlik güçleri tarafından darp edildiği, işkence ve kötü muameleye maruz kaldığı tespit edilmiştir. 
 
*Olaylarda güvenlik güçlerinin sivil yurttaşlara karşı ateşli silahlar kullandıkları ve yurttaşların çeşitli bölgelerinden kurşunlanarak yaralandıkları tespit edilmiştir.
 
*Güvenlik güçlerinin yaralanan yurttaşların hastanelere taşınması sırasında, yaralı yurttaşlara ve yaralıları taşıyan yurttaşlara silahlı ve fiziksel saldırılarda bulunduğu, darp ettiği, işkence ve kötü muamelede bulunduğu, ardından da yurttaşların yaka paça gözaltına aldığı tespit edilmiştir.
 
*Heyetimiz, görgü tanıkları ve görüşülen yaralıların beyanlarına göre, güvenlik güçlerinin hastane önünde araç içerisinde taşınan 50 yaşındaki Hamdin Ulaş'ı polisin yargısız bir şekilde infaz ettiği ve yaşam hakkının ihlal edildiği yönünde kuvvetli bir kanaat içerisindedir. 
 
*Güvenlik güçlerinin, hastane önünde konuşlandıkları, hastane giriş ve çıkışlarını gözetim altına aldıkları, hastaların tedavilerini engelleyici tutumlar sergilediği tespit edilmiştir.
 
*Yurttaşların güvenlik güçlerinin ev baskınları sonucu oluşan rahatsızlığı çeşitli protesto şekilleri ile dile getirdiği, ancak yerel resmi birimlerde bunun karşılık bulmadığı ve güvenlik güçlerinin sert yönelimlerine maruz kaldığı tespit edilmiştir.
 
*Şırnak'ın Silopi ilçesinde yurttaşların evlerine yönelik polis tarafından, zamansız ve sık bir şekilde baskınlar düzenlendiği, bu baskınlarda yurttaşlara kötü muamelede bulunulduğu, baskınlar sonucu haksız gözaltı ve tutuklamaların olduğu ve bu durumun Silopi halkında rahatsızlık oluşturduğu, Silopi halkının yaşanan olaylar nedeniyle gergin ve tedirgin olduğu hatta bir kısım yurttaşın evlerini terk edip yakınlarının yanına yerleştiği gözlemlenmiştir.
 
*Heyetimizce, olay günü, mahallede açılan hendeklerin kapatılması suretiyle güvenlik güçleri tarafından geniş bir operasyon planlandığı, planlanan operasyonda çatışma olasılığının dikkate alındığı, ancak operasyonun gerçekleştiği alanın sivil bir yerleşim yeri olarak dikkate alınmadığı, mahalle olan yerleşim yerinde sivil yurttaşların can ve mal güvenliklerinin tehlikeye atıldığı ve hedef alındığı tespit edilmiştir.
 
*Heyetimiz, başlayan çatışmalı süreç ile birlikte Kürdistan'da yeni bir konseptin devreye sokulduğu, güvenlik güçlerinin Silopi'de yaşattığı hak ihlallerinin de bu konseptten ayrı olmadığı kanaatindedir." diye belirtti."
 
Heyetin önerileri: Etkin bir soruşturma başlatılmalı
 
Tespitlerin ardından heyet hazırladığı raporda önerilerini şöyle sıraladı: 
 
"*Heyetimiz sivilleri hedef alan ve yaşam hakkı ihlali başta olmak üzere ağır insan hakları ihlaline neden olan saldırıları kınamaktadır. Olayların bütün boyutları ile açığa çıkartılması amacıyla etkin bir soruşturma başlatılmasını talep etmektedir.
 
*Özellikle yargısız infaz iddialarına ilişkin olarak Silopi Devlet Hastanesi'nin güvenlik kamera kayıtlarının bir an önce soruşturma dosyasına alınmalıdır.
 
*İşkence mağdurlarının beyanında adı geçen "Sultan" lakaplı emniyet mensubu başta olmak üzere, olaylar sırasında sivil yurttaşlara yönelik silahlı saldırı ve işkence-kötü muamele uygulamalarında bulunan güvenlik güçlerine mensup kişilerin tespiti ile haklarında soruşturma başlatılmalı ve soruşturma süreci boyunca görevlerinden el çektirilmelidir. İşkence vakalarının yaşandığı Silopi İlçe Emniyet Müdürlüğü'ndeki tüm güvenlik kamera kayıtları soruşturma dosyasına alınmalıdır.
 
*Şırnak Valiliği tarafından bir zarar tespit komisyonu oluşturularak, olaylar sırasında yurttaşların yaşadığı maddi mağduriyet karşılanmalıdır. 
 
*Olası olayların önlenmesi için Yerel Mülki Birimler, ilçedeki siyasi parti, Sivil Toplum örgütleri ve kanaat önderleri ile diyalog süreci geliştirmelidir. 
 
*Heyetimiz, Silopi İlçesi Başak Mahallesi'ndeki hendeklerin herhangi bir çatışma ve hak ihlali gerçekleştirilmeksizin diyalog yöntemi ile kapatılabileceği ancak, yetkililerin bu yola başvurmaksızın operasyonel bir eyleme girişmiş olması başta ölüm ve yaralanmalar olmak üzere ağır insan hakları ihlallerine neden olmuştur. Heyetimiz, benzeri operasyonların yeni hak ihlallerine olacağı endişesi içerisindedir. 
 
*Heyetimiz genel olarak çatışmalı süreç ile birlikte yaşam hakkı başta olmak üzere artan hak ihlallerine dikkat çeker; geçici hükümeti güvenlik politikalarından bir an önce vazgeçmeye ve yeniden çatışmazsızlığın sağlanıp, taraflara diyalog ve müzakereye dönülmesi çağrısında bulunmaktadır."
 
Heyet üyelerinden İHD MYK üyesi Avukat Muhterem Süren ise, rapora ilişkin Kürtçe bir sunum yaptı.