İnsan Hakları Savunucularına Dokunma!

07.07.2017

Çeşitli insan hakları kuruluşlarından temsilciler, insan hakları savunuculuğu çalışmalarını daha güvenilir, sağlıklı, güvenli ve etkin hale getirmek için bilgi ve tecrübe alışverişinde bulunmak üzere 2 Temmuz 2017 Pazar günü beş günlük bir çalışma için İstanbul Büyükada’da bir araya geldi. 

5 Temmuz 2017 tarihinde, Çarşamba günü sabah saat 10 sularında bir ihbar olduğu iddiasıyla hak savunucularının toplantısına polis tarafından baskın yapılarak, çalışmaya katılan insan hakları savunucuları Veli Acu, Özlem Dalkıran, Nalan Erkem, İdil Eser, Ali Gharavi, Günal Kurşun, Şeyhmus Özbekli, Peter Steudtner, Nejat Taştan, İlknur Üstün gözaltına alındı. 10 insan hakları savunucusu yaklaşık iki hafta sonra mahkemeye çıkarıldı.

 

Hak savuncularından İdil Eser, Ali Ghavari, Peter Steudtner, Veli Acu, Günal Kurşun ve Özlem Dalkıran tutuklandı. Nalan Erkem, Şeyhmus Özbekli, Nejat Taştan, İlknur Üstün’ün ise “adli kontrol” şartıyla serbest bırakıldı. Serbest bırakıldıktan sonra haklarında yakalama kararı çıkartılan Nalan Erkem ve İlknur Üstün tutuklandı. Tutuklu hak savunucularının sayısı 8’e yükseldi. 

Hükümete ve soruşturma makamlarına hatırlatmak isteriz:

Birleşmiş Milletler (BM) tarafından 9 Aralık 1998 tarihinde kabul ve ilan edilen, kısa adıyla “İnsan Hakları Savunucularının Korunması Bildirisi”, insan hakları savunucularının haklarını, ödevlerini ve aynı zamanda devletlerin sorumluluklarını düzenler.

Bildiri, insan haklarını savunma hakkının kendisini bir insan hakkı olarak vurgular. Herkesin insan haklarını savunma hakkı vardır. İnsan hakları savunucuları da, bireysel olarak ya da başkalarıyla birlikte insan haklarını korumak ve geliştirmek için çalışan kişilerdir.

Bu konuda Avrupa Birliği de “Rehber ilkeler” oluşturmuştur.

Hükümetler, çeşitli belgelerde, insan hakları savunucularını tanıyacaklarını, koruyacaklarını, faaliyetlerini kolaylaştıracaklarını taahhüt etmişlerdir. İnsan hakları savunucularının gözaltına alınması hak savunucularını kişi özgürlüğü ve güvenliği hakkı bakımından ne kadar güvenceden yoksun olduklarını göstermektedir.

Çağrımızdır:

Tutuklanan insan hakları savunucuları derhal serbest bırakılsın!

Asılsız ihbarlarda bulunanlar hakkında soruşturma açılsın!

İnsan hakları savunucuları üzerinde oluşturulan baskıya son verilsin!