Kayıplar eylemleri 467'nci haftayı geride bıraktı

20.01.2018

DİYARBAKIR- İHD Diyarbakır Şubesi ve kayıp yakınlarının “Kayıplar bulunsun, failler yargılansın” sloganıyla her hafta düzenlediği oturma eyleminin 467’ncisi gerçekleştirildi. Eylemde, 1992 yılında JİTEM tarafından katledilen HEP Malazgirt İlçe Başkanı Harbi Arman’ın faillerinin bulunup cezalandırılması talep edildi. 

İnsan Hakları Derneği (İHD) Diyarbakır Şubesi ve kayıp yakınları, “Kayıplar bulunsun, failler yargılansın” şiarıyla her hafta düzenledikleri oturma eyleminin 467’ncisini gerçekleştirdi. Diyarbakır Valiliği tarafından Koşuyolu Parkı’ndaki İnsan Hakları Anıtı önünde gerçekleştirilmesine izin verilmeyen eylem, geçmiş haftalarda olduğu gibi İHD Diyarbakır Şube binasında gerçekleştirildi. Kayıpların fotoğraflarının taşındığı eyleme İHD Diyarbakır Şubesi yönetici ve üyeleri, kayıp yakınları, barış anneleri ve insan hakları aktivistleri katıldı. Eylemde, 1992 yılında JİTEM tarafından katledilen HEP Malazgirt İlçe Başkanı Harbi Arman’ın faillerinin bulunup cezalandırılması talep edildi. 

‘Adalet arayışına devam edeceğiz’

Oturma eyleminde bir konuşma yapan İHD Genel Başkan Yardımcısı ve Diyarbakır Şube Başkanı Mehmet Raci Bilici, adaletin tesis edilmesi isteniyorsa öncelikle bunun mücadelesini veren kayıp yakınlarının sahiplenilmesi ve desteklenmesi gerektiğini söyledi. Bunun da uzun soluklu bir mücadele olduğunun altını çizen Bilici, başladıkları günkü heyecan ve onurlu bir barış umuduyla, bu mücadeleye devam edeceklerini söyledi. Ülkede işlenen cinayetlerin devletin bilgisi dahilinde olduğunu kaydeden Bilici, devletin istemesi halinde faillerin bulunabileceğine işaret etti.  

‘Dink cinayeti planlıydı’

Bilici, 19 Ocak 2007 tarihinde İstanbul’da silahlı saldırı sonucu katledilen gazeteci Hrant Dink’i andı. Bu cinayetin devletin istihbarat birimleri ve mülki idare amirlerinin bilgisi dâhilinde planlı olarak gerçekleştiğini söyleyen Bilici, cinayetin açığa çıkması için mücadeleye devam edeceklerini söyledi. Dink cinayetinde mekanizmaların deşifre olması halinde, Tahir Elçi’inin katledilemeyeceğini ve bugün akıbeti sorulan kayıpların faillerinin yargı önüne çıkacağını söyledi. 

‘Kayıp yakınlarının adalet arayışı destekleyelim’

Bilici, kayıp yakınlarının her hafta kesintisiz olarak gerçekleştirdikleri adalet arayışının desteklenmesi gerektiğine işaret ederek, başta sivil toplum örgütleri olmak üzere herkes her hafta yapılan eyleme katılım göstermeleri çağrısında bulundu. 

Harbi Arman’ın failleri 26 yıldır bulunamadı

Yapılan konuşmaların ardından İHD Diyarbakır Şube yöneticisi ve Kayıp Komisyonu Üyesi Adnan Örhan, 20 Ocak 1992 tarihinde JİTEM tarafından katledilen HEP Malazgirt İlçe Başkanı Harbi Arman’ın hikayesini anlattı. Örhan, şunları belirtti: “Muş Malazgirt doğumlu olan Harbi Arman, Halkın Emek Partisi (HEP) Muş Malazgirt İlçe Başkanı idi.  JİTEM itirafçısı Abdulkadir Aygan’ın ifadelerine göre Harbi Arman’ın arandığı, gelip ifade vereceği ve gideceği söylenerek irtibata geçildi. Harbi Arman bu nedenle Diyarbakır’a, JİTEM’e kadar geldi. Aygan bundan sonrasını şöyle anlattı: ‘Yeşil (Mahmut Yıldırım) ile bir faaliyette yer aldık. Elazığ yolu üzerinde o zamanki HEP üyesi Malazgirt yönetiminde bir kişinin öldürülmesi olayında Yeşil, beni ve Fethi Çetin'i yanında götürdü. Sakallı bir uzman çavuş da vardı. Harbi Arman adlı şahıs ile 'Aranıyorsun, ben seni teslim edeceğim, ifade vereceksin, gideceksin' denilerek irtibata geçildi. Bunun üzerine Arman, Diyarbakır JİTEM'e kadar getirilmişti. Arman o zaman 'tamam' dedi. Ondan sonra ona 'formaliteden ellerini bağlayacağız, formaliteden gözünü bağlayacağız, Land Rover ile gideceğiz, askeri birlik şehrin dışındadır' denildi. Arman da razı oldu. Land Rover'a bindikten sonra gözlerini kaşkol ile bağladılar. Oraya gittik, indirmemiz istendi, indirdik. Uzman çavuşta kaleşnikof ve Smith Wesson vardı. 'Koluna girin' denildi. Sanki askeri birliğe götürüyormuşuz gibi işaret edildi. 'İleri götürün' denildi. Bir köprü vardı, oraya doğru götürdük. Bize işaret edilerek 'siz gelin' dediler. Biz geldik onun yanına varınca o uzman çavuş kaleşnikofu uzattı, kaleşnikof ile tarayacaktı. Yeşil 'dur onunla değil' dedi ve tabancayla gitti iki el ateş etti. Kendisi tabancayla vurdu. Köprü altına götürdü şahsı, gözleri bağlı öyle bırakıldı.’ 

20 Ocak 1992'de Yeşil kod adlı Mahmut Yıldırım tarafından öldürülen Harbi Arman’ın bedeni olaydan bir süre sonra bulunabildi. 2009 yılında Diyarbakır Özel Yetkili Cumhuriyet Başsavcılığı Abdülkadir Aygan’ın itiraflarını ihbar kabul ederek soruşturma başlattı. TMK 10. Maddesi ile Görevli ve Yetkili Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığınca, şüpheliler Mahmut Yıldırım (Yeşil kod), Aziz Turan (Abdülkadir Aygan), Savaş Gevrekçi ve Hamit Yıldırım aleyhine, tasarlayarak insan öldürmek ve bu suça iştirak etmek, halkı silahlı isyana teşvik etmek suçlamalarıyla ağırlaştırılmış müebbet hapis ve 20 yıl hapis cezalarının verilmesi istenen iddianame düzenlendi. İddianame 5 Temmuz 2013 tarihinde Diyarbakır 7. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edildi ve maalesef şimdiye kadar kimse cezalandırılmadı.”

Yapılan açıklamanın ardından kayıp yakınları, beş dakikalık oturma eyleminde bulundu.