DİYARBAKIR - Elazığ 2 Nolu Yüksek Güvenlikli Cezaevi'ni ziyaret eden İHD Diyarbakır Şubesi ve Diyarbakır Barosu, hak ihlallerine maruz kalan mahpuslarla gerçekleştirdikleri görüşmeleri raporlaştırdı. Ortak bir basın toplantısı ile kamuoyuna açıklanan raporda, mahpusların işkence ve kötü muameleye maruz kalarak ölümle tehdit edildikleri belirtildi. Basın toplantısının ardından, cezaevi idaresi hakkında suç duyurusunda bulunuldu.
Elazığ 2 No'lu Yüksek Güvenlikli Cezaevi'nde incelemede bulunan İnsan Hakları Derneği (İHD) Diyarbakır Şubesi ve Diyarbakır Barosu Cezaevi İzleme Komisyonu, izlenimlerini Baro Adli yardım binasında ortak bir basın toplantısıyla kamuoyuna duyurdu. Diyarbakır Barosu Adli Yardım binasında düzenlenen toplantıya Diyarbakır Barosu Cezaevi İzleme Komisyonu Üyeleri Av. Önder Alçiçek, Avukat Hazal Özbey ve İHD Diyarbakır Şube yöneticileri Avukat Hasan Yalçın, Avukat Hatice Demir ile her iki kuruma bağlı yöneticiler katıldı. Ortak basın metnini paylaşan Av. Önder Alçiçek, tutuklular ile yaptıkları görüşmelerde hak ihlallerinin devam ettiğini gözlemlediklerini kaydetti. Ailelerin tekrar başvurması üzerine cezaevini ziyaret ettiklerini dile getiren Alçiçek, gözlemlerini şöyle sıraladı:
'Mahpuslar can güvenliklerinin olmadığını söyledi'
* 15.02.2018 günü akşam saatlerinde sayım için odalara gelen infaz koruma memurlarının mahpuslara, Adalet Bakanlığı tarafından cezaevi idaresine bir genelge gönderildiği, söz konusu genelgeye göre artık sayımların ayakta yapılacağı ve buna uymayan mahpuslar hakkında tutanak tutularak disiplin soruşturması başlatılacağı söylenmiştir.
* 16.02.2018 tarihi itibariyle sayım için odalara giren infaz koruma memurlarınca, mahpusların ayakta ve tek sıra halinde sayım düzenine geçmeleri istenmiştir. Mahpusların bu uygulamayı kabul etmemeleri üzerine öncelikle haklarında tutanak tutulmuş, akabinde darp ve işkenceye maruz kalmışlardır. Özellikle 18.02.2018 Pazar günü çok yoğun bir şekilde darp ve işkenceye maruz kaldıklarını ve çok ağır şekilde yaralanan mahpusların olduğu bilgisine ulaşılmıştır. Odalara giren ve sayıları kalabalık olan infaz koruma memurlarından oluşan özel bir ekibin mahpusları darp ettiği, ağır hakaret ve tehditlerde bulunduğu ve mahpusları ölümle tehdit ettiklerini, odalarda bulunan eşyaları kırıp dağıttıklarını, gelişen olaylardan dolayı can güvenliklerinin olmadığı söylemişlerdir. Bahsi geçen özel ekipte yer alan görevlilerin mahpuslar tarafından daha önce cezaevi içerisinde hiç görmedikleri kişiler olduğu söylenmiştir. Darp ve işkence 20.02.2018 tarihine kadar devam etmiş ve bu süreçte mahpuslar doktor raporu için revire gönderilmemiştir.
* Görüşülen mahpuslardaki gözle görülen darp izleri heyetimiz tarafından da tespit edilmiştir. Yapılan görüşmelerde Hükümlü E.D.’nin sağ göz çevresinde morluk ve sarı renkli ekimozlar olduğu; hükümlü E.T.’nin sol el parmak uçlarında morluklar olduğu; tutuklu M.B.’nin sol dizinde morarma ve şişkinlik olduğu; Hükümlü B.K.’nin başının arka kısmında şişkinlik ve bacaklarında darp izleri olduğu görülmüştür.
* Mahpuslara yönelik askeri bir içtima alırcasına sayım yapılmaya çalışılmış, buna karşı koyanlar sürüklenerek havalandırmaya götürülmüş, mahpuslar işkenceye tabi tutulmuş, hakarete maruz kalmış ve hatta ölümle tehdit edilmişlerdir. Genel olarak görüşülen mahpusların hepsinin vücudunda darp izlerinin bulunduğu gözlemlenmiş ve sistematik bir şekilde darp ve işkenceye maruz kaldıkları tespit edilmiştir. Mahpusların darp ve işkenceden dolayı revire ve hastaneye sevkleri yapılmamış, sağlığa erişim hakları kısıtlanmıştır.”
Yaşanan darp ve işkence ile ilgili cezaevi idaresince kayıtsız kalınması keyfi bir yaklaşım ve suç olduğuna değinen Alçiçek, “Bu uygulamanın devam etmesi, ileride olumsuz olayların gerçekleşmesine yol açabileceği gibi mahpusların can güvenliklerinin de tehlikeye düşebileceği endişesini taşımaktayız” dedi.
Alçiçek, açıklama sonrası cezaevi yönetimi hakkında suç duyurusunda bulunulacağını açıkladı.
Basın metni : http://bit.ly/2ENgfOj
Rapor'un tamamı : http://bit.ly/2CDiuh6