BASINA VE KAMUOYUNA- HDP eski Eş Genel Başkanları ve milletvekillerinin haksız-hukuksuz tutukluluklarının 4'üncü yılına ilişkin yazılı açıklama

04.11.2020

Halkların Demokratik Partisi (HDP) eski Eş Genel Başkanları ve milletvekillerine yönelik gerçekleşen haksız-hukuksuz tutuklamaların 4'üncü yılındayız. HDP'yi siyasal/ politik alandan uzaklaştırmaya ve kriminalize etmeye yönelik hukuksuz operasyonun ardından başlayan yargısal süreçler evrensel standartlardan uzak bir şekilde yapılmıştır Hukuksuz ve siyasi saiklerle soruşturmaların açıldığı ve tutuklandıkları yönündeki Türkiye’yi mahkum eden Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) kararlarına rağmen HDP'li eski eşgenel başkanlar ve milletvekilleri farklı soruşturmalardan yeni tutuklama kararlarıyla halen tutuklu bulunmaktadırlar. 

24 Temmuz 2015 tarihinde Türkiye'de yeniden başlayan silahlı çatışma ve şiddet ortamı nedeniyle artış gösteren güvenlikçi politikalar, Kürt meselesinin demokratik ve barışçıl çözüm arayışı çabası içerisinde olan HDP’ye yönelik bir baskı aracına dönüşmüştür. 2016 yılında belediyelere hukuksuz bir şekilde kayyımlar atanmasının ardından HDP'ye yönelik gözaltı, tutuklama, siyasi parti eylem ve etkinliklerinin engellenmesi gibi sistematikleşen baskı ve müdahaleler gerçekleşmiştir ve halen devam etmektedir. İfade ve örgütlenme özgürlüğü hakkının sistematik baskılarla ihlal edildiği bir ortamda bugün Türkiye hapishanelerinde insan hakları savunucuları, politikacılar, akademisyenler, yazarlar, gazeteciler, öğrenciler maalesef düşünceleri nedeniyle tutuklu bulunmaktadırlar. Türkiye'de yargısal süreçlerin siyasi iktidarın vesayeti altında olduğu gerçeği ile karşı karşıya bulunduğumuz böyle bir dönemde, belirtmek isteriz ki adalete olan güven de yitirilmektedir.

Demokrasi, insan hakları ve kişi özgürlüklerinin güvence altında olmadığı bir ülkede; toplumsal barışı yaratmak mümkün değildir. Bu nedenle Türkiye'de devam eden silahlı çatışma ve şiddet ortamını sona erdirecek politikaların üretilmesine ve hayata geçirilmesine ihtiyaç bulunduğunu, HDP'li eşbaşkan ve milletvekillerinin haksız tutukluluklarının sona erdirilmesinin toplumsal barış, adalet ve hukukun gereği olduğunu ifade ediyoruz.

İNSAN HAKLARI DERNEĞİ (İHD)
DİYARBAKIR ŞUBESİ