İnsan Hakları Derneği (İHD) Diyarbakır Şubesi ve Kayıp Yakınlarının, “Kayıplar bulunsun failler yargılansın” eyleminin 725’inci haftası Koşuyolu Parkı Yaşam Hakkı Anıtı önünde gerçekleştirildi. Kayıp yakınları, hak savunucuları ve sivil toplum örgütü temsilcilerinin katıldığı eylemde, kayıpların fotoğrafları taşındı. Bu hafta 27 Aralık 1997 tarihinde Diyarbakır’da gözaltında kaybedilen Mehmet Özdemir’in akıbeti soruldu.

Eylemde konuşan İHD Diyarbakır Şubesi Başkanı Abdullah Zeytun şu ifadeleri kullandı: “2022 yılı kayıp yakınlarının ve failli belli siyasi cinayetler için adalet mücadelesinde olanların yüzleşmeyi sağlayabilecek mekanizmaların oluşturulması için mücadele ettiği bir yıl oldu. Haksızlıklar ve hukuksuzluklar ile geçen bir yıl oldu. Yıllardır olduğu gibi 2022 yılı da cezasızlıkla başlayan cezasızlık ile biten bir yıl oldu. Geçmişle ile yüzleşme ve hesaplaşma beklentileri ile açılan davaların gerek zaman aşımı gerekse de faillerin tespit edilip yargılanmadığı bir yıl oldu. 90’lı yılların sembol davalarından olan Musa Anter Davasının zaman aşımı gerekçesiyle düşürüldüğü bir yıl oldu. Vartinis Katliamı sanığının hala serbestçe dolaşabildiği bir yıl oldu. JİTEM adı altında yasadışı örgütlerle insanların kaybettirildiği hesap verilmediği bir yıl oldu. 90’lı yıllardaki bu ağır insan hakları ihlallerinin faillerinin soruşturulmadığı ve etkili bir yargısal işleyişle yüzleşilmediği bir yıl oldu. Bütün bu olağanüstü hukuk sisteminin dışındaki cezasızlık sisteminin uygulandığı bir Türkiye’de kayıp yakınlarının, cumartesi annelerinin ve hak savunucularının bütün olumsuz ve karanlık tabloya rağmen de mücadelesini sürdürdüğü bir yıl oldu. Toplumsal adalet mekanizmalarında çare bulmak için hakikat meydanlarında cezasızlığa meydan okuduğu bir yıl oldu.

Gerçek bir çatışma çözümü ve barış mekanizmaları ile insanlığa karşı işlenmiş suçların ortaya çıkarılması için mücadele etmeye devam ettik. Bütün unutturma politikalarına karşı da hatırlamaya ve hatırlatmaya devam ettik.  Uluslararası yargı ve hukuk düzeninden bağımsız olarak Türkiye’de yargısal makamların hukuksuzluklarına karşı da mücadele etmeye devam ettik. Haksızlığa karşı bilinçli bir sessizlikle bu suçlar yokmuş gibi davrananlara karşı da mücadele ettik. Failli belli bir şekilde aramızda kopartılanlar bizler açısından asla unutulacak bir değer değildir. Her yıl her hafta olduğu gibi gözaltında kaybedilenlerin akıbetini sormaya, failleri tespitli olmasına rağmen bulamayan ve sessizlikle geçiştiren devlet politikalarına karşı da hak temeli mücadelemizi sürdürmeye kararlıyız. 2023 yılı mücadele ile hak ve hukuk arayışımız devam edecek. Geçmişte yaşanan devlet şiddetinin hesaplaşma mekanizmalarıyla faillerin tespit edilip yargılanması için mücadelemizin olacağı bir yıl olacak. Bu yıl hesap vermezliğin olduğu son bir yıl olsun. Gelecek yıl ve yıllar ağır insan haklarına karşı hesap verebilmiş, yüzleşilmiş ve kayıp yakınlarının taleplerinin karşılandığı yıllar olsun.”

Mehmet Özdemir’in torunu Bermal Kaya ise şunları söyledi: “Kar kış demeden evlatlarının akıbetini soran, katilerin bulunması ve cezalandırılması için yıllarca mücadele eden anneleri saygıyla selamlıyorum. Adalet mücadelesini yarı da bırakan değerli anneleri de saygıyla anıyorum. Katiller şunu çok iyi bilsin ki bu dünya da ve ahirette de ellerimiz yakalarında olacak. Ahımız peşlerini bırakmayacak. Bu cinayetlerin failleri belli.  Biliyoruz ki bu cinayetleri işleyenler devlet tarafından korundu, kahraman ilan edildi. Yıllarca burada feryat eden annelerimiz, bu meydanlarda kayıplarının akıbetlerini sordu. Ortaya çıkarın diyen annelerimizin sesi kesildi, duymazlıktan gelindi. Eli kanlı katiller hep korundu. Biz de bu meydanlarda hep olacağız. Katiller cezalandırılana kadar bu haklı mücadeleyi sonuna kadar bırakmayacağız. Bu görevi bizden öncekiler bize devretti, biz de nesilden nesile devredeceğiz. Dedem Mehmet Özdemir’in evine defalarca baskın yaptılar. Defalarca gözaltına aldılar, işkence yaptılar. Son gözaltında dedemi kaybettiler. Nenem yıllarca bu meydanlarda dedemin akıbeti sordu. Şimdi de biz burada sesleniyoruz. Dedemi istiyorum. Dedemin bir mezarı bir mezar taşı olsun istiyoruz. Dedem ve yoldaşlarını bulana kadar, kaybedenler hesap verene kadar bu meydanlarda olmaya devam edeceğiz, haklı mücadelemizden asla vazgeçmeyeceğiz.”

İHD Diyarbakır Şubesi

Kayıp Komisyonu