siirt bilgili köyü mayın patlaması

07.04.2010

 

BASIN VE KAMUOYUNA                       
 
Siirt İli Eruh İlçesi Bilgili Köyünde 3 Nisan 2010 tarihinde Kader Zilan BEYTEKİN’in hayvan otlatması esnasında  bir cisim görüp eline alması ve daha sonra  atması ile meydana gelen patlama sonucu Hacer BEYTEKİN ile Kader Zilan  BEYTEKİN yaralanmıştır. İHD Diyarbakır Şubesi ve Mazlum-Der Diyarbakır Şubesi tarafından 5 Nisan 2010 tarihinde bir İnsan Hakları Heyeti oluşturulup olayın olduğu yere gidilmiş temel insan hakları ilkeleri ve perspektifine uygun olarak Siirt İli Eruh (Dıhê) İlçesi Bilgili (Eruha Kevın) Köyünde Meydana Gelen Patlama Olayı İle İlgili Araştırma İnceleme Raporu hazırlamıştır.
         Siirt İli Eruh İlçesi Bilgili Köyünde meydana gelen ve Hacer BEYTEKİN ve Kader Zilan BEYTEKİN yaralanması ile ilgili iddia edilen durum için mağdurlar, mağdur yakınları ve görgü tanıkları ile görüşmeler yapılmış, resmi makamlardan görüşme ve randevu talebinde bulunulmuştur. 
         Heyet önce Siirt Devlet Hastanesine de mağdur ve mağdur yakınlarının daha sonra da bu kişilerin ikamet ettiği Siirt İli Eruh İlçesi Bilgili köyüne giderek, olayın görgü tanıklarının beyanlarını almıştır.
Heyet Siirt Devlet Hastanesi ve Bilgili Köyü’nde görüşmeler esnasında insanların tedirgin ve çekingen olduklarını gözlemlemiştir. Özellikle köyde tanıkların askeriyenin izni olmaksızın ifade veremeyeceklerini ve olay yerine heyeti götüremeyeceklerini ifade etmişlerdir. Görüşmeler esnasında köy muhtarı heyetin yanına gelerek çekim ve beyan alamayacağımızı ifade etmiş ve bunun kendisine askeriye tarafından talimat olarak bildirilmiş olduğunu söylemiştir. Bu ifade heyete, ayrıca bir kuşatılmışlık olduğu izlenimini vermiştir. Daha sonra karakol ile yapılan görüşmede bu gözlemler daha da pekişmiştir.   
Siirt İli Eruh İlçe Kaymakamlığı, Eruh Cumhuriyet Savcılığı olaya ilişkin bilgi almak ve için görüşme talep edilmiş istenilen görüşmeler için resmi makamlar olumlu dönüş yapmamışlardır. Bilgili Jandarma Karakolundan olay yerini incelemek ve bilgi almak için görüşme talep edilmiş ancak karakol kapısında olay yerinin güvenlik bölgesi olduğu, askeri alana girdiği savcılık ve kaymakamlık izni olmadan bilgi veremeyeceklerini ve olay yerini incelemeye de izin vermeyecekleri heyete bildirilmiştir.
Mağdur ve mağdur yakınları ile diğer köylülerin anlatımları, askeri yetkililer ile karakol kapısında ayaküstü yapılan görüşmede olay yerinin güvenlik güçlerince tatbikat/atış alanı olarak kullandığı, bu neden ile olayın resmi yetkililerin ihmalkârlığı, tedbirsizliği ve yaşam hakkını önemsenmemesinden kaynaklı olduğu, olayımızda vücut bütünlüne zarar verildiğini belirtiriz.
Yakın geçmişte yaşanan ve halen unutamadığımız Ceylan ÖNKOL olayı benzeri bu olay ve benzeri olaylar artık yaşanmasın ve başka Ceylanlar ölmesin diye herkes sorumluluklarını yerine getirmek zorundadır.
Yaşam hakkı, Türkiye’nin altına imza attığı uluslararası hukuk ve insan hakları metinlerinin temel öğelerine göre korunan haklardandır.  
Bahar mevsimi, yayla dönemi olması, bölgede daha önce buna benzer birçok hadisenin meydana gelmiş olması ve bu tür patlamaların önünün alınmamış olması ve bölgenin patlayıcılardan arındırılmamış olması biz İnsan Hakları Savunucularını ciddi anlamda kaygılandırmaktadır. Ayrıca mağdurların çoğunlukla çocuk olması var olan tehlikenin boyutlarının bilinmesi açısından çarpıcıdır. Çünkü bu durum tehlikenin çocukların oyun alanlarına ve meralara, köy içlerine kadar geldiğinin göstergesidir.
Herkesin güvenli bir ortamda yaşama hakkı olduğundan hareketle olayımızda güvenlik hakkının ihlal edildiğini belirtiriz.
Türkiye’yi başta "Anti-Personel Mayınların Kullanımının, Depolanmasının, Üretiminin ve Devredilmesinin Yasaklanması ve Bunların İmhası ile İlgili Sözleşme (Ottowa Sözleşmesi) olmak üzere altına imza atmış olduğu tüm uluslararası yasa ve sözleşmelere uymaya ve yükümlülüklerini yerine getirmeye davet ediyoruz.
İdari ve adli makamlardan olayın meydana gelmesinde kusur ve sorumluluğu olanlar hakkında etkin bir şekilde soruşturma yapmalarını talep ediyoruz.
İnsan hakları örgütleri ve savunucuları olarak yaşanan bu olayın takipçisi olacağız. Başta yaşam hakkı olmak üzere hiçbir insan hakkının ihlal edilmediği bir ortama ulaşıncaya kadar çabalarımız devam edecektir.
 
  İHD       Diyarbakır Şubesi                                                                                                                                     Mazlum-Der     Diyarbakır Şubesi