İran’da İdamlar, çocuk yetişkin ayrımı yapılmadan vahşice artarak devam ediyor

17.07.2008

 

BASIN AÇIKLAMASI
(İran’da İdamlar, çocuk yetişkin ayrımı yapılmadan vahşice artarak devam ediyor)
 
                                                                                                         
Değerli Basın Mensupları,                                                                           
 
İran Molla Rejimi idam cezalarıyla insanlık dışı uygulamalarıyla gündemi işgal etmeye devam ediyor. İran'da 5 Kürt, siyasi faaliyetlerinden dolayı vahşice idam edildi. İdam edilenler arasında 15 yaşında bir çocuğunda bulunması vahşetin boyutunu gözler önüne seriyor. Bir kişinin cep telefonundan çektiği görüntülerle gündeme gelen idamlar insan haklarına yapılan en büyük saldırıdır. İnsan Hakları literatüründe Yaşam Hakkı en kutsal haktır. İdam edilenler arasında bir gazeteci ve 15 yaşında bir çocuğun da bulunduğu 5 Kürt, Tebriz kentinde gözler önünde asılarak idam edilmesini insanlık suçu olarak görmekteyiz. İdam cezası bir insanlık suçudur. Hangi amaç ile yapılmış olursa olsun, “idam etme” asla kabul edilemez.

İran'da son dönemlerde Kürtler üzerinde uygulanan baskı politikası ve peş peşe yapılan siyasi idamların Mahmud Ahmedinecad'ın Cumhurbaşkanı seçilmesinin ardından başlaması ise tesadüf değildir. İran'da hala yüzlerce Kürt idam tehdidi altında bulunmaktadır. İran Rejimi, insan haklarına karşı katı ve duyarsız duruşu, muhalifleri sindirmeye yönelik uygulamaları ile Uluslar arası camianın nefretini kazanmıştır. Ulus üstü belgelere ve insancıl hukuka aykırı davranışıyla insanlık aleminin nefretini kazanan İran Hükümetini idam cezalarından dolayı kınıyoruz. İdam cezası kim tarafından ve kime karşı yapılırsa yapılsın karşı durmaya ve kınamaya da devam edeceğiz.
 
İran’da çeşitli suçlar nedeniyle yılbaşından bu yana en az 139 kişi idam edildi. Uluslar arası Af Örgütünün 2007 yılı raporuna göre, idamda 470 kişi ile Çin dünyada birinci, 317 kişi ile İran’nın ise ikinci sırada olduğu ifade edilmektedir.
 
İran Rejimi, İnsancıl hukuku ayaklar altına alan bu uygulamasıyla adeta muhalif olmayı cezalandırmıştır. Bu hunharca toplu idamı bir kez daha kınıyor, muhalif olanların da kendini ifade edebildiği ve hukukun herkesi kapsaması gerektiğini vurguluyor, devletlerin insan haklarına saygı gösterdiği ölçüde meşru olduklarını bir kez daha hatırlatıyoruz.
 
 
 
Şube Başkanı
Av. Muharrem ERBEY