DİYARBAKIR - İHD Diyarbakır Şubesi ve kayıp yakınları tarafından düzenlenen "Kayıplar bulunsun failler yargılansın" eylemi 143'üncü haftayı geri de bıraktı. Diyarbakır Baro Başkanı M. Emin Aktar, "Bayram geldi ve bir mezar taşları bile yok" diyerek, mecliste Hakikatleri Araştırma Komisyonu kurulmasını talep etti. Aktar, devlete ve PKK’ye de çağrıda bulunarak, bayramda silahların patlamamasını istedi.
İHD Diyarbakır Şubesi ve kayıp yakınları, "Kayıplar bulunsun failler yargılansın" sloganıyla her hafta Koşuyolu Parkı Yaşam Hakkı anıtı önünde düzenledikleri oturma eylemine 143'üncü haftada da devam etti. Bayram arifesinde de eylemlerini sürdüren kayıp yakınlarının bu haftaki eylemine İHD'lilerin yanı sıra bölgedeki 715 sivil toplum örgütünü temsil eden heyet, BDP Diyarbakır İl Eş Başkanları Zübeyde Zümrüt ile Ömer Önen, MEYADER, TUHAFED ile Barış Anneleri İnisiyatifi üyeleri katıldı. Kaybedilen yakınlarının fotoğraflarını taşıyan ailelerin gözlerindeki hüzün dikkat çekti.
Oturma eylemi öncesi ilk olarak konuşan İHD Diyarbakır Şube Sekreteri Raci Bilici, Diyarbakır'dan Amasya cezaevine sürgün edilen ve işkence gördükleri iddia edilen tutukluların ailelerinin yanı sıra çok sayıda ailenin yaşanan hak ihlalleri nedeniyle derneklerine başvurduğunu söyledi. Bilici, cezaevlerindeki uygulamaların 12 Eylül döneminin aratmadığını belirterek, yaşananların kaygı verici olduğunu kaydetti.
Aktar: Hakikatleri Araştırma Komisyonu kurulsun
Bilicinin ardından konuşan Diyarbakır Baro Başkanı M. Emin Aktar, ailelerin yıllardır kaybettikleri yakınlarının bir mezar taşı olsun diye bir araya geldiklerini hatırlatarak, bayram arifesinde de ailelerin bir mezar taşı için eylemde olduklarını söyledi. Aktar, yaşananların açığa çıkarılması için mecliste Hakikatleri Araştırma Komisyonu'nun kurulması çağrısı yaptı.
Bölgedeki 715 sivil toplum kuruluşunu temsil eden heyet adına konuşan Aktar, oluşturdukları heyetin çalışmaları hakkında da bilgi verdi. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ve Başbakan Tayyip Erdoğan'dan randevu istediklerini belirten Aktar, Mecliste grubu bulunan diğer siyasi partilerden de randevu talebinde bulunacaklarını söyledi. Bayramların düşmanlıkların ortadan kalktığı günler olduğunu ifade eden Aktar, bayramı kışın soğuğunda dışarıda geçiren Van halkına yardım edilmesi çağrısı yaptı.
Hükümete ve PKK'ye çağrı
Yoğun bir çatışma ortamına girildiğini ve her gün ölüm haberleri aldıklarını dile getiren Aktar, "Hiç olmazsa bu günlerde, bu mübarek bayram günlerinde kimsenin tetiğe dokunmamasını istiyoruz. Bu toplumun Kürdüyle, Türküyle, her kesimiyle ölüm haberi almamasını diliyoruz" dedi. Artan tutuklamalar ve tutuklu vekillerin durumuna dikkat çeken Aktar, hükümete "Acilen yasal düzenlemeler konusunda adım atma" çağrısı yaptı. İlerleme olması için sembolik, iyi niyet adımları ve jestlere ihtiyaç olduğunu dile getiren Aktar, PKK'ye de alıkonulan askerlerin serbest bırakılması çağrısında bulundu.
Gözaltına alınan 2 kardeşin hikayesi anlatıldı
Açıklamaların ardından, 1993 yılında Bitlis'in Tatvan İlçesi'ne bağlı Ulusoy Köyü'nde askerler tarafından gözaltına alınan ve bir daha kendilerinden haber alınamayan, Ramazan Şarlı ile kardeşi Hamide Şarlı'nın hikayesi anlatıldı. Şarlı kardeşlerin hikayesi şöyle: Yüzleri kapalı özel harekat timleri tarafından yapılan operasyonda Hamide Şarlı'yı götürmek isteyen askerlere kardeşi Ramazan Şarlı 'Ben de onunla geleceğim' demesinin ardından askerler ikisini birden alıp ailesinin ve tüm köylünün gözleri önünde panzere bindirerek götürdü. İki kardeşten o günden sonra haber alınamadı."
Hikayenin okunmasının ardından yapılan 5 dakikalık oturma eylemi ile eylem sona erdi.