DİYARBAKIR - İHD ve kayıp yakınlarının "Kayıplar bulunsun failler yargılansın" sloganıyla her hafta düzenlediği oturma eylemine Diyarbakır ve Batman'da devam edildi. İHD Diyarbakır Şube Sekreteri Raci Bilici, Başbakan'ın AKP grup toplantısında söylediği "Alma mazlumun ahını çıkar aheste aheste" sözlerini hatırlatarak, "Ceylan Önkol, Uğur Kaymaz, İbrahim Oruç, ekmeklerini kazanmak için yollara düşen Roboskililer muzlum değil miydi?" diye sordu. TİHV Diyarbakır Temsilcisi Necdet İpekyüz de, kayıplarla ilgili olarak sadece mezarlardan, asit kuyularından söz edildiğini belirterek, "Faillerden hiç kimse söz etmiyor. Onların yargılanması için adım atılmıyor" dedi.

İHD Diyarbakır Şubesi ve kayıp yakınlarının "Kayıplar bulunsun failler yargılansın" eyleminin 167'incisi Koşuyolu Parkı Yaşam Hakkı Anıtı önünde gerçekleştirildi. İHD üye ve yöneticileri, MEYA-DER, Barış Anneleri İnisiyatifi, KESK’e bağlı sendikaların temsilcileri ve çok sayıda kayıp yakını katıldı. Kayıplar ve faili meçhul cinayetlerde yaşamını yitirenlerin fotoğraflarının taşındığı bu haftaki eylemi Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV) Diyarbakır Temsilcisi Necdet İpekyüz katılarak destek verdi.

'Katlettikleriniz mazlum değil miydi?'

Oturma eylemi öncesi ilk olarak konuşan İHD Diyarbakır Şube Sekreteri Raci Bilici, Başbakan Erdoğan’ın Salı günü AKP grup toplantısında söylediği "Alma mazlumun ahını çıkar aheste aheste" sözlerini hatırlatarak, "Ceylan Önkol, Uğur Kaymaz, İbrahim Oruç, ekmeklerini kazanmak için yollara düşen Roboskililer muzlum değil miydi?" diye sordu. Bölgede yaşanan ölümlerin hesabının sorulmadığını kaydeden Bilici, "Mazlumların ahının hesabını soruncaya kadar mücadele edeceğiz" diye konuştu. Darbelere ilişkin yürütülen soruşturmalara da değinen Bilici, "Darbecilerle hesaplaşılması güzel, ancak madalyonunu öteki yüzüne dokunulmadan hesaplaşma olmaz. Bölgede gerçekleştirilen faili meçhulleri sorgulamayan, araştırmayan hükümet de bunlardan sorumlu olacaktır" dedi.

'Faillerin yargılanması için adım atılmıyor'

Bilici’nin ardından konuşan TİHV Diyarbakır Temsilcisi Necdet İpekyüz ise, Kürt sorununun çözümü için yüzleşmenin gerçekleşmesi gerektiğini ve kayıpların ortaya çıkarılması gerektiğini belirtti. Kayıplarla ilgili olarak sadece mezarlardan, asit kuyularından söz edildiğini ifade eden İpekyüz, "Faillerden hiç kimse söz etmiyor. Onların yargılanması için adım atılmıyor" dedi.

Kaybedilen Tekin ve Bayram’ın akıbeti soruldu

Bu haftaki eylemde Ramazan Tekin ve Mehmet Şirin Bayram'ın akıbeti soruldu. Ramazan Tekin'in oğlu Bayram Tekin, 4 Kasım 1996'da gözaltına alınan ve bir daha kendisinden haber alınamayan babası ile köylüsü Mehmet Şirin Bayram'ın kaybediliş hikayesini anlattı. Kulp'un Demirli Köyü'nün gece saatlerinde asker ve korucular tarafından basıldığını anlatan Tekin, şöyle dedi: "Köyü basan asker ve korucular babamı ve Mehmet Şirin'i alıp panzere bindirdiler. Annem ve bizler tepki gösterdiğimizde bir köy korucusu bize 'karakolda ifadeleri alındıktan sonra serbest bırakılacak' dedi. Ama biz günlerce bekledik serbest bırakılmadılar. M. Şirin'in ablası Kulp Jandarma Karakolu'na başvurdu. Karakol 'Biz almadık' cevabını verdi. O günden sonra başvurmadığımız yer kalmadı. Kulp Cumhuriyet Başsavcılığı, Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılğı, Emniyet Müdürlüğü, Valilik; her yere başvurduk. Günlerce, aylarca, yıllarca bekledik. Daha gelen olmadı."
Yapılan konuşmaların ardından 5 dakikalık oturma eylemi yapan kayıp yakınları eylemi alkışlarla bitirdi.

BATMAN

Batman'da her hafta İHD Batman Şubesi tarafından düzenlenen "Kayıplar Bulunsun Failler Yargılansın" etkinliği Gülistan Caddesi'nde yapılan oturma eylemi ile devam etti. Eylemde Hatice İnsel üvey oğlu Hamza İnsel'in kayıp hikayesini anlattı. İnsel, üvey oğlu Hamza'nın 3 çocuk babası olduğunu ve sınıf öğretmenliğini kazandığını belirterek, oğlunun 1994'te Karşıyaka Mahallesi'ndeki evine gelen tanımadıkları üç kişi tarafından götürüldüğünü ve bir daha da kendisinden haber alamadığını ifade etti. İnsel, "Bu acı durumu hiç kimse kaldıramaz, artık neredeyse çıkartılmasını istiyorum. Ben oğlumu istiyorum, artık sağ olduğunu sanmıyorum, ama hiç olmazsa kemikleri neredeyse çıkartılmasını ve failleri bulunarak yargılanmasını istiyorum" dedi.

'Ağabeyimi aldılar bir daha da haber alamadık'

12 Haziran 1994 yılında evinden alınarak bir daha haber alınamayan H. İsa Gök'ün kız kardeşi Halime Avcı da, ağabeyinin hikayesini anlattı. 'İfadesi var' diye emniyete giden ve bir daha kendisinden haber alınamayan Gök'ün kardeşi Avcı, "Sağ mı ölü mü bilmiyoruz. Ama hiç olmazsa neredeyse kemiklerini bulsak, acımız azıcık olsa da hafifler" dedi. Başbakan Erdoğan'ın, "Kürt analarının barış için çağrı yapmıyorlar" açıklamasına atıfta bulunan Avcı, şunları söyledi: "İşte sadece bugün değil, her defasında bu ülkenin huzuru, barış ve demokrasiye kavuşması için herkese çağrı yapıyoruz. Ama her çağrı yaptığımızda operasyonlarla insanları katlediyorsunuz. Artık insanlar ölmesin diyoruz. Ama dinlemiyorsun bile bizi."

'Cezaevlerindeki açlık grevi bitti diye sorunlar bitmedi'

Daha sonra, İHD MYK Üyesi ve Batman Şube Yöneticisi Nihat Ekinci kısa bir konuşma yaptı. Kayıplarla ilgili gelişmeleri takip ettiklerini ama kayıp insanların bulunması için bir çaba harcanmadığının altını çizen Ekinci, "Biz kayıpların bulunması ve faillerin yargılanması için her hafta burada olacağız" diye konuştu. Cezaevlerindeki sorunlara da değinen Ekinci, "Cezaevlerindeki açlık grevleri bitti. Bu sevindirici bir haber ama açlık grevi bitti diye sorunların da bittiği anlamına gelmiyor" şeklinde konuştu.
Yapılan konuşmalardan sonra, 5 dakika oturma eylemi yapıldı.