İHD ve kayıp yakınları JİTEM davası için adliye önünde oturdu

22.06.2012

DİYARBAKIR – Karanlık güçler tarafından kaybedilen ve faili meçhul cinayetlere kurban gidenlerin sorumlularının açığa çıkmasını isteyen İHD Diyarbakır Şubesi ile kayıp yakınları, JİTEM ana davasının görüldüğü Diyarbakır Adliyesi önünde oturma eylemi yaptı. Eylem öncesi konuşan İHD Diyarbakır Şube Başkanı Raci Bilici, amaçlarının bölgede gerçekleştirilen katliamların faillerinin açığa çıkması olduğunu belirterek, bu davanın sadece birkaç kişiyle sınırlı kalmaması gerektiğini söyledi.

Diyarbakır 6. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen ve aralarında Albay Cemal Temizöz ile Korucubaşı Kamil Atak’ın da bulunduğu JİTEM elemanlarının yargılandığı JİTEM ana davasının 37’inci duruşması başlarken, kayıp yakınları da adliye önünde bir araya geldi. İHD Diyarbakır Şubesi öncülüğünde bir araya gelen kayıp yakınları, adliyenin karşısında bulunan kaldırıma kaybedilenlerin fotoğraflarını asarak oturma eylemine başladı. Kayıplarının akıbetinin açıklanmasını ve faili meçhul cinayetlerin sorumlularının ortaya çıkarılmasını isteyen kayıp yakınları ve İHD’lilere Diyarbakır Barosu Başkanı M. Emin Aktar ve diğer sivil toplum örgütü temsilcileri de destek verdi.

Oturma eylemi öncesi bir konuşma yapan İHD Diyarbakır Şube Başkanı Raci Bilici, uzun süredir faili meçhul cinayetlerin açığa çıkması, faillerinin yargılanması için mücadele verdiklerini belirterek, “Ancak maalesef bugüne kadar bu konuda bir adım atılmış değil. Biz bugün ailelerle birlikte bir daha dikkati bu davaya çekmek istiyoruz. 90’lı yıllarda bu coğrafyada insanlığa karşı işlenmiş ciddi anlamda suçlar vardır. Ve bunların kimler tarafından yapıldığı da bellidir” dedi.

‘Asıl sorumlular yargı önüne çıkarılsın’

“Burada şu an yargılanan Cemal Temizöz ve ekibidir ama bunun arkasındaki siyasi gücün de yargılanması gerekiyor” diyen Bilici şöyle devam etti: “Burada Mehmet Ağar’ın, Tansu Çiller’in, Süleyman Demirel’in de yargılanması gerekiyor. Bu cinayetleri sadece birkaç kişinin üzerine yıkarak işin içinden çıkılmaması gerekir. Asıl sorumluların da yargılanması lazım. Bizler bunun peşini bırakmayacağız. Ne zaman ki, bu ülkede ülkeyi yönetenler geçmişte yaşanan bu vahşetle yüzleşirse bazı şeyler düzelebilir. Ne zaman ki, geçmişte suç işleyenlerden hesap sorulan bir konuma gelinirse, biz o zaman inanacağız ki gerçekten bazı şeyler değişecektir. Biz insan hakları örgütleri olarak şunu söylüyoruz; sadece Cemal Temizöz ile sadece Kamil Atak ile sınırlı kalmamalıdır. Bunlar gibi yüzlercesi tetiği çekmiştir, insanları kaçırmış, kaybetmiştir, insanlara işkenceler yapmıştır, öldürmüştür. Bu nedenle soruşturmanın genişletilmesi lazım ve bu davanın da bir an önce sonuçlandırılması lazım diyoruz.”

Bilici, İHD ve kayıp yakınları olarak bu davanın takipçisi olacaklarını ve zaman zaman buna benzer eylemler gerçekleştireceklerini sözlerine ekledi.

Aktar: Bu suçlar insanlığa karşı işlenmiş suçlardır

Bilici’nin ardından konuşan Diyarbakır Barosu Başkanı M. Emin Aktar, bu davanın 3 yıldır devam ettiğini belirterek, “Biz şunu gördük bu davayla birlikte; 90’lı yıllarda sistematik bir uygulama var, merkezi politik bir karar var, arkasında bir siyasi irade var ve çok yaygın bir şekilde gelişmiş. Bunun uluslar arası alandaki tanımıyla, insanlığa karşı işlenmiş suçlardır” dedi. Kayıp annelerinin yıllardır buralarda yakınlarını aradığını hatırlatan Aktar, şunları söyledi: “Bu anneler her Cumartesi oturup yakınlarını aradığında bir çoğumuz farkında değildik. Bunlar sadece bu acılarının görülmesini istiyorlar. Yakınlarının ortaya çıkarılmasını, faillerinin yargılanmasını istiyorlar. Bu kentte her hafta Perşembe günleri, Cuma günleri anneler yakınlarının mezarını ziyaret eder, dua ederler. İşte bu anneler dua edecekleri bir mezar taşı istiyorlar. İşte bu çabalarında, bu arayışlarında yanlarında olmamız gerekiyor. Bundan sonra da kayıp ailelerinin yanında olacağız.”

Yapılan konuşmaların ardından kayıp yakınları ve sivil toplum örgütü temsilcileri, Adliye karşısındaki kaldırımda kayıplarının fotoğraflarının eşliğinde oturma eylemini sürdürdü.