DİYARBAKIR – İHD Diyarbakır Şubesi yöneticileri toplu şekilde açlık grevinde bulunan BDP’li milletvekilleri ve DTK üyelerini ziyaret etti. Ziyarette hükümetin grevlere yönelik sessizliği ve taleplere ilişkin adım atmaması eleştirildi.
İHD Diyarbakır Şubesi, DTK binasında yedinci gününe giren açlık grevi eylemcilerini ziyaret etti. İHD Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölge Temsilcisi Şevket Akdemir, İHD Diyarbakır Şube Başkanı Raci Bilici ve dernek yöneticileri, açlık grevindeki BDP’li vekiller ve DTK Koordinasyon Üyeleri tarafından karşılandı.
Ziyaret sırasında bir konuşma yapan İHD Diyarbakır Şube Başkanı Raci Bilici, İHD olarak her ne kadar açlık grevlerine karşı bir politika izleseler de, cezaevlerinde başlatılan açlık grevlerinin haklı talepler için gerçekleştirildiğini söyledi.
‘Mahpusların talepleri gayet meşru ve insanidir’
Taleplerin gayet insani ve meşru talepler olduğunu her fırsatta tekrarladıklarını belirten Bilici, “Ancak, devlet bu kadar insani olan taleplere dahi tahammül edememektedir. Oysa ki, onların istediği hepimizin yıllardır savunduğu şeylerdir. Örneğin anadilde eğitim ve savunma hakkını biz tartışmaya bile açmıyoruz. Yine Öcalan’a uygulanan tecrit sadece bir tecrit değil, aynı zamanda zamana yayılmış bir işkencedir. İşkence de bir insanlık suçudur. Bu nedenle bizler insan hakları savunucuları olarak, gerçekleştirilen bu eylemler ve ortaya konulan taleplerin bir an önce görülmesi ve yanıt bulmasını talep etmekteyiz” dedi.
Bilici, insan hakları savunucuları olarak başından beri başlatılan açlık grevlerini takip ettiklerini ve mahpuslarla yakından ilgilenmeye çalıştıklarını sözlerine ekledi.
Tuğluk: Bedel ödeye ödeye bu süreçlere geldik
Bilici’nin ardından konuşan DTK Eşbaşkanı Aysel Tuğluk, ziyaretlerinden dolayı İHD’lilere teşekkür etti. İHD’nin gösterdiği duyarlılığın önemli olduğuna vurgu yapan Tuğluk, hükümetin sessizliğinin ise kabul edilemez olduğunu dile getirdi. Cezaevlerinde başlatılan açlık grevinde ortaya konan talepleri kendi talepleri olarak gördüklerini kaydeden Tuğluk bu nedenle de açlık grevine kendilerinin de başladığını söyledi. Hükümetin başından beri bu talepleri görmezden geldiğini ifade eden Tuğluk, “Ancak bizler kararlıyız. Keşke ölümler olmadan bu sorun çözülebilseydi. Ancak maalesef gerçekler böyle değil. Böyle olsaydı 30 yıldır bu savaş böyle devam etmezdi. Çünkü karşımızdaki sistemin tekçi yapısı bütün kimlikleri, bütün haklılıkları yok sayan bir yapıya sahiptir. Kürtler de buna karşı bir direniş yürütüyorlar. Bu bir demokrasi, insan hakları, adalet arayışıdır. Maalesef bu ülkede haklarımızı, özgürlüklerimizi bedel ödemeden kazanamıyoruz. Hep bedel ödeye ödeye bu süreçlere geldik. Çok şey kazandık. İnanıyoruz ki mücadelemizle özgürlüğümüzü getireceğiz. Bu konuda kararlıyız. Ancak, bu süreçte bir tek can kaybı yaşanmaması için de mücadele edeceğiz” dedi.