DİYARBAKIR- İHD Diyarbakır Şubesi bünyesinde kurulan İnsan Hakları Akademisi'nin açılışı yapıldı. Açılışta konuşan İnsan Hakları Akademisi Başkanı Hüsnü Öndül, insan hakları ve özgürlüğünü savunmada bilimsel bilginin çok önemli olduğunu belirterek, akademinin insan haklarını daha iyi savunabilmek amacıyla kurulduğunu ifade etti.
İHD Diyarbakır Şubesi bünyesinde kurulan İnsan Hakları Akademisi'nin açılışı yapıldı. Açılış törenine Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir, İHD Genel Başkanı Öztürk Türkdoğan, BDP Eş Başkan Yardımcısı Meral Danış Beştaş, İnsan Hakları Akademisi Başkanı Hüsnü Öndül, Diyarbakır Baro Başkanı Tahir Elçi, DTK Daimi Meclis Üyesi Edip Yaşar, THİV Diyarbakır Temsilcisi M. Salim Ölçer, İHD Diyarbakır Şube Başkanı Raci Bilici'nin yanı sıra İHD bölge şube başkanları ve Barış Anneleri üyeleri katıldı. Açılış töreninde ilk olarak konuşan İHD Diyarbakır Şube Başkanı Raci Bilici, insan hakları alanındaki çalışmaların daha zorlaştığı bir süreçten geçildiğini belirtti. Daha planlı ve programlı bir şekilde insan hakları savunuculuğu yürütmek için akademiyi kurduklarını ifade eden Bilici, bölge şubelerinin tümümün bu akademi çerçevesinde eğitimler alacağını dile getirdi.
Akademi Salonu'na Vedat Aydın'ın ismi verildi
Bilici'nin ardından konuşan İHD Genel Başkanı Öztürk Türkdoğan, eğitimlerin verileceği salonun isminin Vedat Aydın Toplantı Salonu olduğunu hatırlatarak, Vedat Aydın'ın insan hakları savunuculuğu noktasındaki yerinin çok önemli olduğunu kaydetti. Vedat Aydın'ı bu vesileyle bir kez daha andıklarını belirten Türkdoğan, "Onu anarken aklıma hep Kürtçe konuşması gelmektedir. Vedat Aydın anadil hakkının ne kadar önemli olduğunu ortaya koymuştur. Bu akademide anadil hakları da olmak üzere bütün haklar anlatılacak, konuşulacak ve tartışılacak. İnsan hakları aktivistlerininin aktivitelerini nasıl yaptıkları anlatılacak" dedi.
'İnsan hakları bir toplum yaşam şekline dönüşmeli'
Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Başkanı Osman Baydemir ise, daha önceki dönemlerde yürütülen tartışmalarda akademinin gerekliliği noktasında önerilerin açığa çıktığını belirterek, "İnsan hakları bir toplum yaşam şekline dönüşmeli ki, hiç kimsenin hakkı ihlal edilmesin. Yakın gelecekten itibaren kamu ortamı içerisinde bulunacak herkesin insan hakları ortamından yani akademiden sertifika almaları şartıyla göreve başlamalarını arzulamaktayım. Bu eğitimi alan bilerek veya isteyerek, kimsenin hakkını ihlal etmezler" diye konuştu.
'Özgürlüklerin savunması noktasında bilimsel bilgi önemli'
Son olarak konuşan İnsan Hakları Akademisi Başkanı Hüsnü Öndül de, akademinin insan haklarını daha iyi savunabilmek için kurulduğunu dile getirdi. İnsan hakları ve özgürlüklerinin savunma noktasında bilimsel bilginin çok önemli olduğuna dikkat çeken Öndül, "Biz bunu da kurumsal bir şekilde yapmayı planladık. Hepimizin İnsan Hakları Akademisi'nden geçmesi gerekiyordu. Geçen yıl genel merkezimizin verdiği derslere katıldık. Bizler her şeyi bilmiyoruz. Birbirimizden öğreneceğimiz çok şey var. Bu ön kabulün gereğini yapmaya çalıştık. İnsan haklarını daha iyi savunabilmek için bu akademik ortamda fikir alışverişinde bulunmak, yeni şeyler öğrenmek ve böylece etkili sürdürebilmek amaçlanıyor" dedi.
Konuşmaların ardından katılımcılar tarafından kesilen açılış kurdelesinin ardından katılımcılar akademide ders başı yaptı. Akademinin ilk günkü programı çerçevesinde Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi'nde öğretim görevli olan Yrd. Doç. Dr. Kerem Altıparmak tarafından "İnsan hakları türetilme kaynakları, çeşitleri ve özellikleri" eğitimi verdi.