Kayıp yakınları: Hakkımızda soruşturma açın

22.06.2013

DİYARBAKIR/BATMAN- Diyarbakır ve Batman'da kayıp yakınları 228. haftada alanlarda yakınlarının akıbetini sorarken, eylem de konuşan İHD Diyarbakır Şube Başkanı Raci Bilici, "Yargıya çağrımız şudur; Eğer siz failleri ortaya çıkarmıyorsanız, kayıpları bulmuyorsanız, o halde hakkımızda soruşturma açın. Çünkü biz her hafta burada okuduğumuz kayıp hikayelerinde, failler hakkında iddialarda bulunuyoruz. Ve açıkça deşifre ediyoruz" dedi. 

 
İHD Diyarbakır Şubesi ve kayıp yakınları, "Kayıplar bulunsun, failler yargılansın" sloganıyla her hafta Koşuyolu Parkı Yaşam Hakkı Anıtı önünde düzenlendiği oturma eylemi 228. haftasında devam etti. İHD Diyarbakır Şubesi yöneticileri, KESK Diyarbakır Şubeler Platformu bileşenleri, kayıp yakınları, SES Diyarbakır Şubesi, Barış Anneleri İnisiyatifi ve insan hakları aktivistlerinin katıldığı eylemde, bu hafta 1998 tarihinde Şırnak'ın Silopi ilçesine bağlı Yeniköy-Ceylan mezrasında gözaltına alındıktan sonra kaybedilen Mehmet Mungan'ın akibeti soruldu. Eylem öncesi konuşan İHD Diyarbakır Şube Başkanı Raci Bilici, yaşanan güncel gelişmeler hakkında değerlendirmelerde bulundu. Bilici, 21 Mart'tan bu yana çözüm süreci ile ilgili her hangi önemli bir gelişmenin olmadığının altını çizdi. Bilici "Değişen tek şey PKK güçlerinin geri çekilmesidir. Değişen tek şey Kürt siyasal hareketinin barışa olan inancı, tutumu, sahiplenmesidir. Ama değişmeyen bu bölgede hala savaşın devam ettiğinin göstergeleridir. Başta koruculuğun olduğu gibi durmasıdır. Diğer bir şey mayınlı alanların hala temizlenmemesidir" dedi. 
 
'Faillerin açığa çıkarılması için mücadeleye çağırıyoruz'
 
Bilici, her hafta kayıpların akıbetini sormaktan yılmayacaklarını belirterek, devletin kayıpların bulunmasına yönelik ilgisizliğine işaret ederek şunları kaydetti: " Biz kayıp yakınları olarak her hafta bunun mücadelesini vereceğiz. Yargıya da çağrımız şudur; Eğer siz failleri ortaya çıkarmıyorsanız, kayıpları bulmuyorsanız, o halde hakkımızda soruşturma açın. Çünkü biz her hafta burada okuduğumuz kayıp hikayelerinde, failler hakkında iddialarda bulunuyoruz. Ve açıkça deşifre ediyoruz. Hakkımızda açacağınız soruşturma ile belki bu süreç bir şekilde başlamış olur." Bilici, kayıp yakınları eyleminin yeteri kadar sahiplenilmediğini belirterek, Diyarbakır halkına ve sivil toplum örgütlerine çağrıda bulundu. Bilici, "Diyarbakır halkına bir çağrıda bulunmak istiyoruz. Bütün bireyler, kuruluşlar ve sivil toplum örgütlerini her hafta burada kayıplarımızın bulunması ve faillerinin açığa çıkarılması için mücadeleye çağırıyoruz" dedi. Bilici'nin ardından İHD Diyarbakır Şube Sekreteri Abdusselam İnceören, 1998 yılında Şırnak'ın Silopi ilçesine bağlı Yeniköy-Ceylan mezrasında gözaltında alındıktan sonra kendisinden bir daha haber alınamayan Mehmet Mungan'ın akibeti sordu. 
 
İnceören, Mungan'ın olayı ile ilgili olarak şunları aktardı: "2009 yılında Ergenekon adı altında başlayan yargılamalar sonrası Mehmet Mungan'ın ailesi Şırnak Barosu'na başvuruda bulundu. Ve Ergenekon davasında yargılanan bazı askerlerin Mungan'ın kaybedilmesinde sorumlu olabileceğini bildirdi. Şırnak Barosu başvuru üzerine Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulundu. Ancak suç duyurusuyla ilgili bugüne kadar herhangi bir gelişme sağlanamadı." 
 
Eylem, 5 dakikalık oturma eyleminin ardından sona erdi. 
 
BATMAN
 
İHD Batman Şubesi üyeleri ile kayıp yakınları tarafından Gülistan Caddesi'nde her hafta kayıplar için gerçekleştirilen eylem bu hafta da gerçekleştirildi. 1990'lı yılarda kaybedilenlerin resimlerinin bulunduğu "Kaybedilenler" ile "Kayıplar bulunsun failleri yargılansın" pankartının açıldığı eyleme kayıp yakınları, İHD yönetici ve üyeleri, Barış Anneleri İnisiyatifi aktivistleri, BDP, KURDÎ-DER ve MEYADER yöneticileri ve STK temsilcilerinin yanı sıra çok sayıda yurttaş katıldı. Kayıpların ve gözaltında yaşamlarını yitirenlerin fotoğraflarının taşındığı eylemde açıklama yapan İHD Batman Şube yöneticisi İlyas Ekinci, Bingöl'de E.A. isimli çocuğa aralarında 4 uzman çavuşun da bulunduğu 8 kişinin cinsel istismarda bulunması olayına değinerek, bu olayda mahkemenin verdiği kararın kabul edilecek bir durum olmadığını kaydetti. 228. haftadır kayıp anaları ile birlikte faillerin yargı önüne çıkarılması için alanlarda olduklarını belirten Ekinci, "Bu hafta da kayıpların bulunması, 34 yurttaşın katledildiği Roboski olayının aydınlatılması, faillerinin ortaya çıkarılması, failli meçhul cinayetlerin aydınlatılması, toplu mezarların açılması, cezaevlerindeki ağır hasta mahpusların sağlığına kavuşması için tahliye edilmesi konusundaki çağrılarımızı yineliyoruz. Diyarbakır Cumhuriyet Savcılığı'nın Roboski katliamına ilişkin soruşturmada görevsizlik kararı verip askeri savcılığa gönderilmesi hukuksuz ve insan haklarına aykırıdır" dedi. 
 
Açıklamanın ardından eylem yapılan 5 dakikalık oturma eylemi ile sona erdi.