DİYARBAKIR - Adana'nın Tufanbeyli ilçesinde bulunan termik santralde puşi taktıkları için ırkçı grupların saldırısına uğrayan Kürt işçiler, İHD Diyarbakır Şubesi'ne başvurarak, hukuki yardım talebinde bulundu.
Adana'nın Tufanbeyli ilçesinde bulunan termik santralde çalışan Diyarbakırlı 6 işçi, dün (10 Kasım) ırkçı gruplar tarafından sarı, kırmızı, yeşil renkli puşi taktıkları gerekçesiyle saldırıya uğradı. Saldırıdan bir gün önce puşiyi takan işçilerden Salih Kaya'nın ırkçı işçiler tarafından "Boynundaki puşiyi çıkaracaksın yoksa sizi burada barındırmayız" şeklinde tehdit edildiği belirtildi. Sonraki gün ise, işçilerin verdiği öğle molası sırasında 6 Kürt işçi, ırkçı saldırıya maruz kaldı. Saldırı sırasında Süleyman Şimşek, Ömer Kaya, Ali Tangan, Salih Kaya, Hasan Tangan ve Mustafa Akbulut çeşitli yerlerinden yaralandı. Saldırı nedeniyle eşyalarını dahi yanlarına alamayan işçiler, otostop yaparak durdurdukları araçlara binerek Adana'dan Diyarbakır'a geldi.
Diyarbakırlı 6 işçi, bugün İHD Diyarbakır Şubesi'ne başvurarak, hukuki yardım talebinde bulundu.
‘Bunlar terörist bize teslim edin’ diyorlardı’
Başvuru sırasında yaşadıkları saldırıyı anlatan işçilerden Mustafa Akbulut, yaklaşık 200 kişi tarafından saldırıya uğradıklarını ifade ederek, saldırı anını şöyle anlattı: "Biz Diyarbakır'dan 6 kişi çalışmaya gitmiştik. Öğle yemeğine gittiğimiz zamandı. Çayımızı içiyorduk. Arkadaşımızın boynunda yeşil, sarı, kırmızı bir puşi vardı. Bu puşiyi normalde herkes her yerde takıyor. Gelip 'o puşiyi takmayacaksınız' dediler. Henüz konuşurken arkadaşımızın boynundan puşiyi çıkarmaya çalıştılar. O sırada 200 kişilik grup, bize saldırdı. Zorla ellerinden kurtulduk ve oradan uzaklaşmaya çalıştık. Ardından biz de taşlarla karşılık vermeye çalıştık; ancak 200 kişiye karşılık bizim sayımız azdı" dedi.
Linç edilmekten şirketin güvenlikçileri tarafından kurtarıldıklarını ifade eden Akbulut, "O sırada şirketin güvenlikçileri bize yetişti. Onlar olmasaydı bizi kepçe, araba ve taşlarla öldürürlerdi. Bizi araçlarla oradan uzaklaştırmaya çalışan güvenlikçilerin de yolunu kestiler. Güvenlikçiler bizi zor bela oradan çıkardı ve jandarmaya teslim ettiler. Karakolun etrafını sarmışlardı. 'Bunlar terörist, bize teslim edeceksiniz' diyorlardı. Jandarma bizi hastaneye götürdüğü zaman da yolu kapattılar. Hastaneye götürdükten sonra bizi orada bıraktılar. Üzerimizde ne para vardı ne de bir şey" diye aktardı. Kürt oldukları için böylesi bir saldırıya maruz kaldıklarını dile getiren Akbulut, "Biz Kürt'üz diye 200 kişi bize mi saldıracak?" diye sordu.
‘Tek suçumuz Diyarbakırlı olmak ve puşi takmak’
Yaklaşık 20 gün önce termik santralde çalışmaya başladıklarını, ancak doğru dürüst çalışma fırsatı bulamadıklarını aktaran Akbulut, "Biz oraya 20 gün önce çalışmaya gittik; ama bu süre boyunca doğru dürüst çalışamadık bile. Karakolda bizim ifademizi aldılar ve olayların neden çıktığını sordular. İfademiz alındıktan sonra bizi Maraş'ın bir ilçesine gönderdiler hastane için. Fakat yolumuzu kesmişlerdi taşlarla. İçinde bulunduğumuz askeri araçları da taşladılar. Zorla o ilçeye vardık. İlçe hastanesinde kontrollerimiz yapıldıktan sonra bizi bu sefer başka bir ilçeye götürdüler ve orada bıraktılar. Üzerimizde ne bir kuruş para vardı ne de başka bir şey. Geldik yolda bekledik ve gelen araçlara el kaldırdık. Oradan geçen araçlar bizi aldı. Arkadaşlarımızla zorla Diyarbakır'a geldik. Tek suçumuz Diyarbakırlı olmak ve puşi takmak" ifadesinde bulundu.
İHD yöneticileri tarafından işçilerin başvurusu alınırken, saldırıda yer alanlar hakkında Adana Cumhuriyet Başsavcılığı'na şikayette bulunulacağı belirtildi.