İHD’den elektrik kesintilerini protesto için DEDAŞ önünde eylem

05.02.2014

DİYARBAKIR – İHD Diyarbakır Şubesi, Diyarbakır başta olmak üzere bölge genelinde elektrik kesintilerine tepki göstermek amacıyla DEDAŞ önünde bir eylem yaptı. Eylemde konuşan İHD Şube Başkanı Raci Bilici, “Hem bu topraklarda ürettiğin enerjiyi dünyada eşine az rastlanır bir fiyatlandırmayla halka satacaksın, hem de halkın parasıyla aldığı elektrikte kesintiler yapacaksın! Bu öncelikle ciddi bir insan hakları ihlalidir” dedi. Eylem sonrası İHD’liler DEDEŞ Genel Müdürü ile de bir görüşme yaparak yaşanan sorunları aktardı.

 
Bölge genelinde kış aylarıyla birlikte yoğunlaşan elektrik kesintileri halkı büyük tepkilerine neden olurken, İHD Diyarbakır Şubesi, halkın enerji hakkının gasp edildiği gerekçesiyle kitlesel bir basın açıklaması yaptı. DEDAŞ binası önünde yapılan eyleme, İHD üye ve yöneticilerinin yanı sıra bazı sivil toplum kuruluşu temsilcileri ve bazı vatandaşlar katıldı. 
 
Eylemde bir konuşma yapan İHD Diyarbakır Şube Başkanı Raci Bilici, bugün Diyarbakır başta olmak üzere bölge genelinde uzun süreden bu yana yaşanan yoğun ve uzun süreli elektrik kesintilerine dikkat çekmek amacıyla bir araya geldiklerini belirterek, bölgede sıklıkla yaşanan elektrik kesintilerinin hayatı olumsuz etkilediğini söyledi. 
 
‘Kesintiler insanların yaşam hakkını dahi ihlal ediyor’
 
Soğuk kış şartlarında yaşanan bu kesintilerin halkın enerjiye ulaşım hakkını direk olarak ihlal etmek anlamına geldiğini kaydeden Bilici, “Kesintiler nedeniyle halkın büyük bölümü ciddi mağduriyetler yaşamakta, esnaflar ve üretim tesisleri önemli oranda zarar etmektedirler. Öte yandan bu kesintiler zaman zaman halkın yaşam hakkını dahi ihlale neden olmaktadır. Öyle ki, diyaliz makinesi gibi yaşamsal fonksiyonlar sağlayan cihazlara bağlı yaşamını sürdüren çok sayıda yurttaş, kesintiler olunca ölüme varan tehlikeler geçirmektedir” dedi. 
 
‘Kürdistan’da çifte standart uygulanıyor’
 
Bölgenin enerji üretimi konusunda oldukça zengin bir bölge olmasına rağmen elektrik tüketimi konusunda en çok fakirliği yaşayan bölgelerin başında geldiğini savunan Bilici, şöyle devam etti: “Tıpkı ekonomik ve sosyal gelişmişlik noktasında olduğu gibi enerjiye ulaşım konusunda da Kürdistan’da çifte standart uygulanmaktadır. Elektrik Mühendisleri Odası’nın tanımlamasına göre, yaşanan problemlerin ana kaynağı; enerji talebini karşılayacak düzeyde bir altyapının tesis edilememiş olması, mevcut dağıtım ve iletim şebekesinin ihtiyacı karşılayamaması, teçhizatın eski ve ekonomik ömrünü tamamlamış olması, kaliteli malzeme kullanılmamasıdır. Maalesef, elektrik sektöründeki bütün kurumların el birliğiyle içine düştükleri yetersizlik bölgemizde yaşayan halka fatura edilmektedir. Ve bu yetersizliğin “kaçak kullanım var” bahanesiyle üstü örtülmek istenmektedir. Yapılan hukuksuz yaklaşımlar bununla da sınırlı değil. Örneğin kayıp-kaçak elektriğin de faturası halka kesilerek, ödemesini zamanında ve düzgün yapan vatandaşlar da cezalandırılmaktadır.”
 
Türkiye’de elektrik dağıtımı özelleştirilerek, halkın olan bu kurumların sermaye çevrelerine peşkeş çekildiğini vurgulayan Bilici, “Bu da yetmezmiş gibi, özel sektörün daha iyi hizmet götürmesi gerektiği noktada, devlet hizmetinden daha geri bir noktada bir pozisyonun içerisine girilmiştir. Bölgemizdeki elektrik dağıtım altyapısı yenilenmediği gibi, mevcut teçhizat üzerinden neredeyse eskinin iki katı bir fiyatlandırmayla elektrik dağıtımı yapılmaktadır” diye konuştu.
 
‘Kaçak kullanılıyor’ diyerek halkı cezalandıramazsınız’
 
“Öncelikle şunu belirtmekte yarar var; halkın ucuz, temiz, sağlıklı ve yenilenebilir enerjiye ulaşımı en tabi ve vazgeçilmez haklardan biridir” diyen Bilici, açıklamasında şunlara yer verdi: “İhtiyaç fazlası üretimle özellikle Kürdistan coğrafyasında üretilen elektriğin maliyetinin onlarca katı bir fiyatla halka satılması kabul edilebilir bir uygulama değildir. Hem bu topraklarda ürettiğin enerjiyi dünyada eşine az rastlanır bir fiyatlandırmayla halka satacaksın, hem de halkın parasıyla aldığı elektrikte kesintiler yapacaksın! Bu öncelikle ciddi bir insan hakları ihlalidir. Elektrik enerjisi, halkın en vazgeçilmez ve yaşamsal ihtiyaçlarından biridir ve bu enerjinin sağlanmasında hiçbir mazeret kabul edilemez. ‘Kaçak kullanılıyor’ denilerek, halkı cezalandıramazsınız. Kaçak da olsa, ücretli de kullanılsa halk, hakkı olan enerji ihtiyacını sağlamaktadır. Sen eğer kâr amaçlı bir şirket isen bunun tedbirlerini kendin alacaksın. Yok eğer bunu yapamıyorsan, elektrik kesintileri yaparak, kayıp-kaçağı diğer faturalara taksim ederek kârına kâr katamazsın. Bu evrensel hukuk normlarına ve uluslararası insan hakları belgelerine aykırıdır.”
 
‘Bu uygulamalardan artık vazgeçin’
 
DEDAŞ binası önünden yetkililere seslenen Bilici, “Bugüne kadar yaptığınız bu uygulamalardan artık vazgeçin. Yeterli yatırım olmadığı ve yüksek düzeyde kaçak kullanıldığı gerekçesiyle enerji kesintilerinin olduğunu söylemek, en basitinden işini yapmamaktır. Talep ne olursa olsun, dağıtım, iletim ve üretim aşamalarında, bütün kurumların, talebi karşılayacak tedbirleri alması gerekmektedir. Sizleri ağzınızda sakız yaptığınız ‘kaçak kullanım var’ söyleminden vazgeçerek, görevinizi yapmaya, halkımızın kaliteli ve kesintisiz enerji alması için gerekli altyapı çalışmalarını en hızlı şekilde tamamlamaya çağırıyoruz” dedi. 
 
Yapılan açıklamanın ardından İHD yöneticilerinden oluşan bir heyet, DEDAŞ Genel Müdürü Murat Karagüzel ile bir görüşme gerçekleştirdi. Görüşme sırasında halkın yaşadığı sıkıntıları aktaran İHD heyeti, yaşanan elektrik kesintilerin bir son verilmesini talep etti.