İHD Diyarbakır Şubesi ve kayıp yakınlarının “Kayıplar Bulunsun, Failler Yargılansın” sloganıyla her hafta düzenlediği oturma eylemi, 279’uncu haftasında Koşuyolu Parkı Yaşam Hakkı Anıtı önünde devam etti. Eyleme İHD üye ve yöneticilerinin yanı sıra, MEYA-DER, Barış Anneleri Meclisi, KESK’e bağlı sendikaların temsilcileri ve çok sayıda kayıp yakını katıldı. Bu haftaki eyleme ayrıca Mersin Emek ve Demokrasi Platformu bileşeni örgütlerin temsilcileri de katılarak kayıp yakınlarına destek verdi. 

 

‘Gizli arşivleri açın’

 

Oturma eyleminde ilk olarak konuşan İHD Diyarbakır Şube Başkanı Raci Bilici, 279 haftadır kayıpların bulunması ve faillerinin yargılanması için mücadele ettiklerini belirterek, tüm çabalarına rağmen bu konuda bir ilerleme sağlanamadığını söyledi.

Katillerin devlet tarafından korunduğunu kaydeden ve AKP'nin verdiği sözlere sadık olmadığını dile getiren Bilici, “Biz bu kayıpların hesabını devletten soruyoruz. Daha önceki hükümetlerden sorduğumuz gibi, şimdi de AKP hükümetinden soruyoruz. Çünkü bu kayıpların, bu cinayetlerin sorumlusu devlettir. Bu nedenle diyoruz ki, kayıpların bulunması ve faili meçhul cinayetlerin aydınlanması için tuttuğunuz gizli arşivleri açın” dedi.

Son dönemde bölgede yaşanan gerginliklere ve çözüm sürecindeki tıkanmaya değinen Bilici, şiddet ve imha politikalarından vazgeçilmediği sürece gerçek anlamda bir barışın sağlanamayacağına dikkat çekti. 

 

‘Kirli savaş politikaları halen devam ettiriliyor’

 

Bilici'nin ardından Mersin Emek ve Demokrasi Platformu adına İHD Mersin Şube Başkanı Ali Tanrıverdi bir konuşma yaptı. Faili meçhuller konusunda devletin olayların üzerini örtme arayışı içerisinde olduğunu kaydeden Tanrıverdi, kirli savaş politikalarının halen devam ettirildiğini belirtti. 

Lice’de askerlerin halkın üzerine ateş açması sonucu iki yurttaşın yaşamını yitirdiği olaylara değinen Tanrıverdi, ülkenin demokratik kesimleri olarak, yapılan katliamlardan hesap sorulması için ellerinden geleni yapacaklarını söyledi. 

Başta Kürt sorununun çözümü olmak üzere, kayıpların bulunması, faillerinin yargılanması için mücadele etmeye devam edeceklerini ifade eden Tanrıverdi, ayrıca Türkiye cezaevlerinde bulunan siyasi tutsakların bir an önce serbest bırakılması gerektiğini dile getirdi.

 

20 yıl önce kaybedilen Taşdemir’in akıbeti soruldu

 

Yapılan konuşmaların ardından İHD Diyarbakır Şube Sekreteri Abdusselam İnceören, 1994 yılının Aralık ayında Adana’da kaybedilen Mehmet Salim Taşdemir’in kaybediliş hikayesini anlattı. Taşdemir’in sabah işine gitmek üzere evinden çıktığını ve kendisinden bir daha haber alınamadığını belirten İnceören, “Aile kendi çabalarıyla Taşdemir’i aramaya başlar ancak aramalarından bir sonuç alamaz. Olaydan yaklaşık 3 ay sonra aileyi telefonla arayan ve güvenlik gerekçesiyle ismini vermek istemeyen bir kişi, Taşdemir’in Mardin Alay Komutanlığı’nda gözaltında olduğunu ve gördüğü işkenceden dolayı durumunun çok kötü olduğunu anlatır. Fakat tüm girişimlere rağmen bu bilgi doğrulatılamaz ve Taşdemir’in akıbeti hakkında bir bilgiye ulaşılamaz. Mehmet Salim Taşdemir hala kayıp” dedi.

 

Kayıp yakınları daha sonra 20 yıl önce kaybedilen Mehmet Salim Taşdemir ve tüm kayıplar anısına 5 dakikalık oturma eylemi yaptı.