DİYARBAKIR- İHD heyeti Ağrı’nın Diyadin ilçesinde sivillere yönelik yargısız infaz olaylarına ilişkin inceleme raporunu, açıkladı. Basın toplantısında konuşan İHD Genel Başkan Yardımcısı ve Diyarbakır Şube Başkanı Raci Bilici, “Görüştüğümüz görgü tanıklarının beyanları ile olay yerindeki incelemelerimiz neticesinde, yaşananların bir yargısız infaz olduğu kanaatine vardık” dedi.
İnsan Hakları Derneği (İHD) heyeti, Ağrı’nın Diyadin ilçesinde sivillere yönelik yargısız infaz olaylarına yerinde yaptıkları incelemenin sonuçlarını, bir basın toplantısı ile kamuoyuna açıkladı. Diyarbakır Şube binasında düzenlenen toplantıya İHD Genel Başkan Yardımcısı ve Diyarbakır Şube Başkanı Raci Bilici, MYK Üyesi ve Doğu-Güneydoğu Anadolu Bölge Temsilcisi Abdusselam İnceören, İHD Diyarbakır Şube Yöneticileri Av Rehşan Bataray Saman ile Emin Ermin katıldı.
Raporun açıklanmasından önce konuşan Raci Bilici, çatışmalı ortama girilmesi ile birlikte ağır insan hakları ihlallerinin yaşandığını ve 90’lı yıllarda yaşanan görüntüleri aratmayan bir tablo ile karşı karşıya bulunduklarını söyledi. Bilici “Yaşamını yitiren kadın gerillaların çıplak bedenlerini teşhir etmekten tutun, sivil insanları ve çocukları katletmek gibi pek çok insan hakları ihlali ile karşı karşıyayız. Bir kentte incelemelerde bulunurken, aynı anda başka bir kentte ağır insan hakları ihlalleri yaşanıyor” diye ifade etti.
Ağrı’nın Diyandin ilçesinde sivillere yönelik yargısız infaz olaylarına ilişkin, görgü tanıkları, resmi yetkililer ile yaptıkları görüşme ve olay yerindeki inceleme çalışmalarının sonuçlarını paylaşan Bilici, “Görüştüğümüz görgü tanıklarının beyanları ile olay yerindeki incelemelerimiz neticesinde, yaşananların bir yargısız infaz olduğu kanaatine vardık” diye konuştu. Bilici raporda yer alan tespitleri şu şekilde sıraladı.
*Ağrı ili Diyadin ilçesinde 12 Ağustos 2015 tarihinde Saat 21.30’da silahlı çatışma yaşandığı, çatışmanın kısa süreli olduğu, çatışmada yaralı olarak yakalanan ve HPG Militanı olduğu öğrenilen bir kişinin infaz edildiği, heyetimizde güçlü bir kanaat olarak şüphe uyandırmıştır.
*Yaşanan silahlı çatışmanın istihbarat bilgisine sahip olduğu, bu nedenle ilçe genelinde güvenlik güçleri tarafından gündüz saatlerinden itibaren zırhlı araçlarla, ilçede yaşayan yurttaşlarda tedirginlik ve rahatsızlık yaratacak şekilde konuşlandıkları ve gezindikleri tespit edilmiştir.
*Saat 21:30 yaşanan kısa süreli çatışmanın ardından, çatışma bölgesinin tersi istikamette bulunan mahalle ve sokaklara Özel Harekat Timleri tarafından girildiği, çevrede bulunan iş yerlerinin tahrip edildiği tespit edilmiştir.
*Özel harekat timleri tarafından, Umut Ünlü Mamülleri isimli fırının çalışanları oldukları ve çatışma nedeniyle korktukları ve güvenlik amacıyla fırının karşısında bulunan fırına ait odun deposuna saklandıkları anlaşılan Muhammed Aydemir (15) ile Orhan Aslan (16) isimli çocukların, aile ve tanık beyanları doğrultusunda yargısız bir şekilde infaz edildikleri güçlü bir kanaat olarak heyetimizde şüphe uyandırmıştır.
*Heyetimiz, savcının olay yerine inceleme yapmak amacıyla gelmediğini, çocukların infaz edildikten sonra yaklaşık olarak 7 saat olay yerinde bekletildiğini ve savcı olay yerinde inceleme yapmadan cenazelerin güvenlik güçleri tarafından olay yerinden götürüldüğü tespitine ulaşmıştır.
*Heyetimizce, infaz olayının yaşandığı odun deposunun çevresinde bulunan evlere özel harekat timleri tarafından baskınlar düzenlendiğini, baskınlarda infaz olayına tanıklık eden ve aralarından 12 yaşında bir çocuğunda bulunduğu yurttaşların gözaltına alındığını ve bu şekilde olayın üstünün örtülmesi amacıyla delillerin karartılmaya çalışıldığı, ayrıca, gözaltına alınan yurttaşlara HPG militanlarına ait olduğu belirtilen elbiselerden giydirilmek istendiği, ancak yurttaşların buna itiraz etmesi sonucu bu girişimden vazgeçildiği tespit edilmiştir.
*Heyetimiz, yargısız bir şekilde infaz edilen iki çocuğun aileleri ile yapmış oldukları görüşmede, çocukların kendi halinde okuyan ve aile yaşantısına ekonomik olarak katkı sunmak amacıyla ekmek fırınında çalışan çocuklar olduğunu tespit etmiştir.
Bilici, tespitlerinin yanı sıra, heyet olarak şu sorulara yanıt aradıklarını kaydetti.
*Çatışma ve silah sesleri nedeniyle korktukları için odun deposuna saklanan çocuklar, sivil ve silahsız olmalarına karşın Özel Harekat Timleri karşısında ne tür bir tehdit oluşturmaktaydı? İnfaz edilmeden önce çocuklara kendilerini ve durumlarını ifade etme olanağı tanındı mı?
*Ayrıca olaya tanıklık eden yurttaşların gözaltına alınma gerekçeleri nedir? Gözaltına alınırken, kendilerine HPG militanlarına ait kıyafetlerden giydirilmek istendiği doğru mudur? Doğru ise bunu gerekçesi nedir?
*Olay yerine Savcı neden gelmemiştir? Çocuklar infaz edildikten sonra yaklaşık olarak 7 saat neden olay yerinde bekletilmiştir? Savcı olay yerinde inceleme yapmadan, cenazeler güvenlik güçleri tarafından neden olay yerinden götürülmüştür?
*Olaya ilişkin bir soruşturma ve kanaat oluşmamışken, infaz edilenlerin çocuk ve sivil olmalarına karşın Ağrı Valiliği yapmış olduğu açıklamada, hangi gerekçeye dayanarak, yaşanan olayı ‘3 terörist silahlarıyla birlikte ölü olarak ele geçirilmiştir’ şeklinde tarif etmiştir?
Bilici, son olarak şu önerilerle olayın aydınlatılması gerektiğini belirtti.
*Ağrı İli Diyadin ilçesinde meydana gelen yargısız infaz ve ağır insan hakları ihlalinin ortaya çıkarılması amacıyla hızlı ve etkin bir soruşturma başlatılmalı, bu süre içerisinde olayda yer alan güvenlik güçlerine mensup kişiler görevlerinden el çektirilmelidir.
*Ağrı Valiliği, olayın hemen ardından resmi internet sitesinde yayınladığı “3 terörist silahlarıyla birlikte ölü olarak ele geçirilmiştir” içerikli duyuruyu geri çekmeli, geri çektiğine dair açıklama yapmalı ve soruşturmanın nihayetinde yeni bir açıklama yapmalıdır.
*Meydana gelen yargısız infaz olaylarının, tekrar etme olasılığını ortadan kaldıracak şekilde Ağrı Valiliği tarafından yurttaş güvenliğini sağlayacak tedbirler alınmalıdır.